Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1724 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15643 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Adana 4. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 09/07/2013NUMARASI : 2012/723-2013/209Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, davalı şirket tarafından dava dışı E. E. Ltd. Şti. Emas mek. Tes. İnş. Ltd. Şti. ve E. Ataözü aleyhine girişilen üç ayrı icra takibi kapsamında müvekkili aleyhine gönderilen birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin itiraz olunmaması üzerine kesinleştiğini, sonrasında ise üçüncü haciz ihbarnamesi 14.12.2012 tarihinde tebliğ edilmiş ise de müvekkillerinin dava dışı takip borçlularıyla bir ilgisi olmadığı gibi bu şirketlerin müvekkilinden bir alacak hakkının da bulunmadığını, bu nedenle İİK 89/3. maddesi uyarınca müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti gerektiğini belirterek, müvekkilinin davalı şirkete 888.000,00 TL borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirketin dava dışı takip borçlularında bulunan yüksek miktardaki alacağını tahsil edemediği için ilgili takiplere giriştiğini ve dava dışı borçlu şirketlerle davacı şirket arasında ticari ve organik bağ bulunduğunu bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalı yanca başlatılan icra takipleri kapsamında birinci haciz ihbarnamelerinin 26.04.2012, ikinci haciz ihbarnamelerinin ise 09.11.2012 tarihinde davacıya tebliği üzerine itiraz olunmaksızın bu ihbarnamelerin kesinleştiği ve İİK 89/3. maddesi uyarınca ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren onbeş günlük hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmadığından bahisle süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. İİK 89/3. maddesinde “...... ikinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde hakkında yürütülen cebri icra işlemlerinin menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur. .....” denilmekte olup ilgili yasa hükmünde belirtildiği üzere menfi tespit davası için öngörülen onbeş günlük hak düşürücü sürenin üçüncü haciz ihbarının davacı şirkete tebliğinden itibaren başlayacağı gözetilmeksizin yasa maddesinin yorumunda yanılgıya düşülerek ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren menfi tespit davası açılması için yasal sürenin başladığı ve anılan sürenin dolduğundan bahisle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.SONUÇ. Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.