MAHKEMESİ : Alanya 4. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 04/02/2015NUMARASI : 2012/78-2015/36Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine senede dayalı icra takibi yaptığını, senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek müvekkilinin senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve müvekkilinin maaşından kesilen miktarların tespiti ile istirdatına ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin davacı ve eşine borç para verdiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve Adli Tıp Kurumu Raporuna göre, senetteki imzanın davacıya ait olmadığı, dava tarihi itibariyle davacının maaşından yapılan kesintiler toplamının 39.828,23 TL olduğu, davanın menfi tespit davası iken istirdata döndüğü, istirdat davasında tazminat olamayacağı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, davacının senet nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, 39.828,23 TL nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava menfi tespit ve istirdat davası olup mahkemece takibe konu bonodan dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir. İİK 72.maddesi hükmü gereğince menfi tespit davasının devamı sırasında yapılan ödeme var ise menfi tespit davası yasa gereği istirdata dönüştüğünden, istirdatına karar vermek suretiyle dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin de davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca, İİK 72/5 maddesi gereğince borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırşa, talep üzerine davacı lehine tazminata hükmolunur. Somut olayda dava konusu bonoda lehtar olan davalının sözkonusu bonolardaki keşideci imzalarının davacı Z.. K..'ya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olduğu anlaşıldığından davalının kötüniyetli olduğunun kabulü ile İİK'nun 72/5 maddesi uyarınca davacı yararına menfi tespiti konu miktar üzerinden tazminata hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.