Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16917 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3853 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine senede dayalı icra takibi yaptığını, senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin davalıya hiçbir borcunun bulunmadığını belirterek senet nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, mahkemenin yetkisiz olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, İcra mahkemesindeki dava nedeniyle derdestlik itirazlarının bulunduğunu, savcılık soruşturması sırasında alınan raporda imzaların davacıya ait çıktığını, davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve Adli Tıp Raporuna göre, davalının itirazlarının yerinde olmadığı, ancak senetteki imzanın davacıya ait olduğu tespit edildiğinden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, imza inkarına dayalı menfi tespit davası olup, dayanak senedin keşide tarihi 15/08/2009'dur. Hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu Başkanlığı raporuna dayanak mukayese belgelerin senedin keşide tarihinden sonra olduğu görülmekle, senedin keşide tarihinden öncesine ait mukayese imzalarının ilgili yerlerden getirtilip HMK'nun 211.maddesi hükmü uyarınca imza incelemesi yaptırılması gerekirken, bu yön gözetilmeksizin rapor alınması ve bu rapora göre hüküm kurulması doğru görülmediğinden eksik incelemeye dayalı hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.