MAHKEMESİ : İzmir 2. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 12/12/2014NUMARASI : 2014/640-2014/738Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 21/02/2011 tarihli yatırım destek sözleşmesi ve mal alım satım sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin sözleşme gereğince ürün teslimatını yerine getirdiğini, ürün bedellerinin tutarının 24.100-TL olup, yatırım destek sözleşmesi gereğince bu tutar kadar davalı tarafa maddi fayda sağlandığını, ancak davalının taahhüt ettiği ürünleri satın almayarak sözleşmeye aykırı davrandığını ve haksız kazanç sağladığını, davalının satın aldığı iskontolu ürünler nedeniyle müvekkilinin davalıdan alacağının oluştuğunu, bu nedenle davalı aleyhine İzmir 20. İcra Müdürlüğü' nün 2014/6988 sayılı dosyasından icra takibi yaptıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin “Gandi'nin Yeri” isimli bir restoran işletmecisi olduğunu, sözleşme uyarınca davacının distribütörü aracılığıyla satış yapmaya başladığını, ancak davalının distribütörünün müvekkilinin birkısım ödemelerini geciktirdiğini, diğer distribütörlerin de mal vermeyi reddettiğini, müvekkilinin başka marketlerden satın alma yoluna gittiğini, buna rağmen müvekkilinin asgari taahhüdünün üzerinde mal aldığını, ayrıca davacı taraftan bir ihtarname veya uyarı almadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, taraflar arasında yapılan 21/02/2011 tarihli mal alım-satım sözleşmesinin 5.1 maddesinde ve 21/02/2011 tarihli yatırım destek sözleşmesinin 6.maddesinde anlaşmazlıkların çözümü halinde yetkili yer mahkemesi ve icra daireleri olarak İstanbul mahkemelerinin ve icra dairelerinin yetkili kılındığı, her iki tarafın da tacir olduğu ve 6100 Sayılı HMK' nın 17. maddesi gereğince yapılan bu yetki sözleşmesinin geçerli olduğu, bu yetki sözleşmesiyle belirlenen mahkeme ve icra dairelerinin yetkisinin kesin yetki olup, 6100 Sayılı HMK' nın 114/1-ç maddesinde kesin yetkinin olduğu hallerde mahkemenin yetkili bulunmasının dava şartları arasında sayıldığı, yargılamanın her hal ve safhasında talep üzerine veya kendiliğinden incelenerek bir karar verilmesi gerektiği, bu nedenlerle İstanbul Mahkemeleri ve icra daireleri dışında başka yer icra müdürlüğünde takip yapılmasının olanaklı bulunmayıp, İzmir İcra Müdürlüğünde takip yapılması suretiyle, itirazın iptali davasına konu olan takibin yetkili yer icra müdürlüğünde yapılmadığı, ön dava şartı olan “usulüne uygun yetkili yer icra müdürlüğünde yapılmış takip olması” unsurunun gerçekleşmediği gerekçeleriyle, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı tarafından, davalının ikametgahının bulunduğu İzmir' de icra takibi yapılıp, davalının itirazı üzerine dava açılmıştır. Davalı, icra takibine itirazı sırasında icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiştir. 6100 Sayılı HMK' nın 17. maddesindeki yetki kuralı kesin yetki olmayıp, münhasır yetki niteliğindedir. Kesin yetki halleri aynı Kanun' un 11/1, 12/1. 14/2 ve 15/2 maddelerinde açıkça düzenlenmiştir. Kanunda açıkça “kesin” yetkiden söz edilmeyen .../... hükümlerdeki yetki kurallarının kesin yetki olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu itibarla, yerel mahkemenin bu ilkelere uygun düşmeyen gerekçesinde isabet görülmemiştir. Bu durumda mahkemece HMK'nun 17. maddesindeki yetki kuralının re'sen incelenemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar tesisi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.