MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, dava dış.... tarafından finansal kiralama yoluyla müvekkiline kiralanmak üzere davalı şirketten 08.08.2008 tarihinde kompresör satın alındığını, teslimden sonra 11.11.2008 ile 02.11.2009 tarihleri arasında sözkonusu kompresörde 3 kez enjektör arızasının meydana geldiğini, müvekkilinin şifahi değişim taleplerine karşılık davalı şirketin arızaların sarf malzemelerinden kaynaklandığını ve değişimin mümkün olmadığı yönünde cevap verdiğini, müvekkilnin davalı tarafa dava açmak için....'den muvafakatname aldığını belirterek, sözkonusu ayıplı malın yenisiyle değiştirilmesini, bu mümkün olmaz ise bedelinin tazmin edilmesini talep ve dava etmiştir.Davacı vekili 26.06.2013 tarihli ıslah dilekçesinde, dava konusu kompresörün fatura bedeli olan 56.050-Euro 'nun fiili ödeme günündeki TCMB efektif satış kuru üzerinden davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, yetki itirazında bulunmuş ve davanın TTK'nun 25/4 maddesi uyarınca altı aylık sürede açılmaması nedeniyle davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, ayıp iddiasını kabul etmedikleri gibi, davacının süresinde ayıp ihbarında da bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece yetki itirazının reddine karar verilerek yapılan yargılama sonunda; sevk irsaliyesine göre dava konusu kompresörün davacıya 24.07.2008 tarihinde teslim edilmiş olduğu, davanın açıldığı 09.08.2010 tarihinde 2 (iki) yıllık garanti süresinin dolmuş olduğu, ancak 22.10.2012 tarihli raporda açıklandığı üzere davalı satıcının yetkili servisinin kompresördeki arızaların kullanılan yakıttan mı yoksa imalat hatasından mı kaynaklandığı yönünde detaylı bir inceleme yapmaksızın, sürekli olarak arızalanan enjektörleri değiştirmek suretiyle zamanaşımı süresinin dolmasına yol açtığı, bu durum karşısında davalının MK'nun 2. maddesine aykırı davranması nedeniyle davalının zamanaşımı savunmasının yerinde görülmediği, davacının her arızada davalının yetkili servisine tamir için başvurmak suretiyle ayıp ihbarında bulunduğunun kabul edildiği, bilirkişi incelemesine göre dava konusu kompresörün imalat hatasından kaynaklanıp, sürekli ve gerektiği şekilde kullanılmasını engelleyecek derecede ayıplı olduğu, davacının makineyi kullanmak suretiyle 3.000-Euro menfaat elde ettiği, fatura bedelinden menfaat tutarının mahsubu ile davacının davalıdan 53.050-Euro bedel iadesi alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile satım konusu makinanın davalıya iade edilmesi şartıyla 53.050-Euro alacağın tahsil tarihinde TCMB tarafından belirlenecek efektif satış kuru TL karşılığının davalıdan alınıp da Dava, ayıplı olduğu iddia edilen kompresörün bedelinin iadesi istemi ile açılmış alacak davasıdır.Dava konusu makinenin 24.07.2008 tarihinde sevk irsaliyesi ile davacıya teslim edildiği ve makineye 2 yıl ya da 3000 saat garanti verildiği, garanti süresi içerisinde makinenin enjektör arızası nedeniyle 3 defa yetkili servise götürüldüğü, enjektörün değiştirilmesi suretiyle makinenin davacıya teslim edildiği, davanın ise 09.08.2010 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.Makinenin servis kayıtlarında 11.01.2010 tarihi itibarıyla 3448 saat çalıştığı, 2 yıllık süre dikkate alındığında, garanti süresinin 24.07.2010 tarihinde sona erdiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, yetkili servisin makinenin arızasını gidermek için yaptığı faaliyetler ağır kusur olarak kabul edilemez.Davanın süresinde açılmamış olması sebebiyle zaman aşımı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabul kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde iadesine, 10.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.