Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16640 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4583 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit ve teminat mektubunun iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında imzalanan bayilik sözleşmesinin sözlü olarak sonlandırılmasına ve davalı şirketin müvekkili şirketten bir alacağı bulunmamasına rağmen davalı şirketin müvekkiline önce 14.000,02 TL bedelli bir fatura gönderdiğini, faturanın iade edilerek davalı tarafa verilen teminat mektubunun iadesi talep edildiğinde davalı şirket tarafından borcun 16.308,65 TL olduğunun ve ödenmemesi halinde teminat mektubunun nakte çevrileceğinin ihtar edildiğini belirterek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile teminat mektubunun iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkili şirket tarafından davacıya teslim edilen konsinye malların bedeli ödenmediğinden ve bakiye cari hesap alacağı bulunduğundan, alacağı için davacı şirkete ait teminat mektubunun 16.308,65 TL olarak nakte çevrildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre, davacı tarafın sözleşmenin sözlü olarak sona erdirildiğini ispat edemediği, davalının davacıdan 16.308,65 TL alacaklı bulunduğu ve teminat mektubunun bu miktar üzerinden nakte çevrildiği, buna karşılık davacının da davalıdan 5.824,08 TL hizmet fatura bedeli kadar alacaklı olduğu, buna göre davalının davacıdan 5.824.08 TL fazladan tahsilat yaptığı gerekçesiyle davacının 16.308,65 TL borçlu olmadığının tespiti isteminin reddine, fazladan nakde çevrilen 5.824,08 TL'nin davacıya iadesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava, menfi tespit davası olup, İİK'nun 72. maddesine göre açılmıştır. Davalı yanca talep edilen toplam 16.308,65 TL borçlu olmadığının tespiti ile davalı elinde bulunan 25.000,00 TL bedelli teminat mektubunun iadesi istenmiştir. Bu durumda taraflar arasındaki ticari ilişki incelenerek davacının menfi tespite ilişkin talepleri üzerinde durulup menfi tespit hükmü kurulması gerekirken HMK'nın 297. maddesine aykırı olarak infazda tereddüte sebebiyet verecek şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harçların istek halinde iadesine, 10.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.