Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16391 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 2560 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı banka vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın kredi kartını kullandığını, davalı bankaya bir ekstre dönemi içinde yapılan harcamaların toplamının 700,00 TL'ye ulaştığında sms yoluyla tarafına bildirim yapılmasına dair talimat verdiğini, müvekkilinin kredi kartını kullanması için kardeşine verdiğini, ancak diğer davalı ...'in kredi kartını ele geçirerek müvekkilinin bilgisi haricinde kullandığı, ceza yargılamasında davalı ...'in harcamaları kendisinin yaptığını kabul ettiğini, davalı bankanın harcama miktarının 700 TL yi geçmesine rağmen müvekkilini bilgilendirmediğini, dolayısıyla diğer davalı ile birlikte müteselsilen ve müştereken sorumlu olduğunu ileri sürerek kredi kartıyla müvekkilin bilgisi ve rızası dışında yapılan harcamaların davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.Davalı vekili, davacının kredi kartını rızası ile başkasına teslim ederek şifresini paylaştığını, yapılan harcamaların şifre ile yapıldığını, müvekkilinin yapılan her bir harcamadan davacıyı bilgilendirme gibi bir yükümlülüğünün bulunmadığını, davacının tamamen kusurlu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu sonucunda, davalı ...'in davacıya ait kredi kartından davacının bilgisi ve rızası haricinde harcama yaptığı, anılan davalının ceza yargılaması sonucunda mahkumiyetine karar verildiği, bu davalının harcamaların tamamından sorumlu olduğu, davacının kartın ve bilgilerinin 3. kişiye geçmesinde %50 oranında müterafik kusurunun bulunduğu, davalı bankanın davacının talimatına rağmen davacıya bilgilendirme mesajı göndermediği, objektif özen yükümlülüğünü yerine getirmediği, mesaj gönderilmesi halinde zararın büyümesinin önleyebileceği, bu nedenle davalı bankanın da %50 oranında kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın davalı ... yönünden kabulüne, diğer davalı banka yönünden kısmen kabulüne; 19.086,99 TL'den davalı bankanın 9.493,49 TL'lik kısmından sorumlu olması kaydı ile bu miktarın davalılardan dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı banka vekillerince temyiz edilmiştir.Dava, kredi kartı üyelik sözleşmesi uyarınca davacıya verilen kredi kartından yapılan harcamalardan dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti ile bu harcamalardan dolayı haksız yere yapılan ödemenin istirdatı istemine ilişkindir.Kredi kartının kural olarak kart üzerinde adı soyadı yazılı kart hamili tarafından ve kredi kartı sözleşmesi hükümlerine uygun şekilde kullanılması gerekir. Kartın başka bir kişiye devri ya da kullandırılması yasak olup bu şekildeki bir davranış kredi kartı sözleşmesine aykırılık oluşturur. Bunun sonucu olarak kredi kartını kendi iradesi ile başkasına devredip kullandıran kart hamili, bu kart ile yapılacak harcamalardan sorumlu olacaktır. Eğer kredi kartını hamilin bilgisi ve iradesi tahtında kullanan 3. kişi, bu kullanımın hukuka aykırı olduğunu biliyorsa ya da onun kullanımındayken bir başkası tarafından ele geçirilerek kart kullanılmış ise, haksız fiil faili olarak onların da müteselsilen sorumluluğundan söz edilebilecektir.Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olaya gelince; davacının dava konusu kredi kartını kendi rızası ile kardeşine verdiği, kardeşinin kullanımında iken kredi kartının davalı ... tarafından ele geçirilerek dava konusu harcamaların yapıldığı konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. O halde davacı kart hamili davalı ... ile birlikte dava konusu yapılan harcamalardan dolayı davalı bankaya müteselsilen sorumlu olup, davalı bankaya atfı kabil kusur bulunmamaktadır. Ayrıca davalı ... dava konusu harcamaların tamamından haksız fiil hükümlerine göre davacıya karşı sorumludur. Mahkemece anılan bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 07/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.