Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16380 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7490 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, davalının müvekkilinden mermer ve yan ürünlerini satın aldığını, borcunu ödemediğini, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, %40'tan aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında fatura tarihinden önce başlayan ticaret bulunduğunu, buna göre mal alımı ve ödemeler yapıldıktan sonra faturaların düzenlendiğini, müvekkilinin avans olarak mal alımından önce ve sonra davacıya ödemeler yaptığını, müvekkilinin davacıya borcu olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, bakiye toplam borcun 19.370,86 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Davacı temel ilişkiye dayalı olarak ilamsız icra takibi yapmış ve itiraz üzerine de itirazın iptali davası açmıştır. Davalı tarafın takip ve dava konusu edilen malları teslim almadığı yolunda bir itirazı bulunmamaktadır. Davalı bono ile ve çek vererek borçlarını ödediğini ileri sürmüştür. Kambiyo taahhüdünde bulunulması temel ilişkideki alacağı ortadan kaldırmaz. Alacaklı tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla hem temel ilişkiye hem de kambiyo senedine dayalı olarak talepte bulunabilir. Somut olayda davalı tarafından davacıya verilen 2 adet bononun ödenmediği alacaklı elinde bulunduğu çekişmesiz olduğuna göre bu bonoların miktarı kadar davacının alacak talep edebileceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 07.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.