Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16375 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12102 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili; müvekkili ile davalı...arasında bayilik sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye paralel olarak davalı ... Şirketi ile 15 yıl süreli kira sözleşmesi akdedildiğini, taşınmazın bir kısmının satış işlemi sonucu davalı... ve ... adına tapuya tescil edildiğini, müvekkilinin akaryakıt istasyonu için inşaat harcaması yaptığını, Rekabet Kurulu kararı çerçevesinde sözleşmenin süresinden önce sona erdiğini, bakiye yıla ait fazladan harcanan inşaat bedelinin ve işleyen faizinin iadesinin gerektiğini bildirerek 444.555,87 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar... ve ... vekili, davacının diğer davalı ile imzaladığı kira sözleşmesindeki taahhütlerin müvekkillerini bağlamadığını bildirerek, davanın reddini istemiştir. Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, 25/06/2012 tarih 2011/210 Esas, 2012/160 sayılı Karar ile davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 23/10/2013 tarih, 2013/311 Esas, 2013/16446 Karar sayılı ilamında belirtilen "Davacı ile davalı ....arasında imzalanmış olan 26.08.2004 tarihli kira sözleşmesinin 5. maddesi “Kiralanan üzerinde iş bu kira sözleşmesinin yürürlüğe girmesinden önce ve yürürlüğü sırasında kiracıya ait bulunan ve ilave olunacak bilcümle akaryakıt maddelerinde depolama, satış, tevzi ve ölçülmesi için kullanılan tevzi pompaları, depo tankları, motorlu nakil vasıtalarına servis teçhizatı ve sair malzeme kira sözleşmesinin yürürlükte bulunduğu devre zarfında kiracının mülkiyetinde kalacak, ancak kira sözleşmesi taraflar arasında herhangi bir feshe uğramadan 15 yıl süresince devam ettiği takdirde kira sözleşmesinin hitamında, kiracı mecuru terk ederken taşınabilir ekipman dışındaki demirbaşlar kiraya verene bedelsiz olarak bırakılacaktır.” hükmünü içermektedir. Kiralayan... kira sözleşmesi tarihinden sonra, söz konusu kiraya konu gayrımenkulün bir kısmını diğer davalılar ... ve ...'ne devretmiş olduğundan davalılara karşı bu davanın açılmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Anılan 5. madde hükmü karşısında, davacı dava konusu taşınmaza yapmış olduğu duran varlık-inşaat harcamalarını isteyebilecek, taşınabilir mahiyette iadesi mümkün malların da aynen iadesini talep edebilecektir. Hal böyle olunca mahkemece yapılacak iş, kira sözleşmesinin 5. maddesi gözetilerek, gerektiğinde bu konuda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınıp sonucuna uygun bir karar vermekten ibarettir." şeklindeki gerekçelerle hüküm bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; dava konusu edilen sabit duran varlıklardan iadesi mümkün olan makina ve teçhizatların.... yetkilileri arasında yapılan protokollere göre teslim edildiği, iadesi mümkün olmayan 6 adet akaryakıt tankının davalıların uhdesinde kaldığı, akaryakıt tanklarının bedelinin 43.200 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 43.200 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Hükmüne uyulan bozma ilamında, davacının sabit yatırım bedelleri yönünden talebinin tespiti için inceleme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ne var ki bilirkişi incelemesinde mahallinde keşif yapılmış olmasına rağmen dava konusu taşınmaza değer katan veya halen kullanılan sabit yatırım bulunup bulunmadığı yönünden bir inceleme yapılmadığı anlaşılmıştır. Davacı taraf incelemenin bu yönden eksik olduğunu ileri sürerek rapora itiraz etmiş ise de bu itiraz dikkate alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmuştur.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlere hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 07.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.