MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, davalı şirketin yapımını üstlendiği... yolu sanat yapıları inşaatı işini müvekkili şirkete taşeron olarak verdiğini, müvekkili şirketin de yüklendiği işi tamamlayarak teslim ettiğini, hak edişlerin karşılığı olarak müvekkili tarafından davalıya toplam 252.520,00 TL meblağlı 2 adet fatura düzenlediğini, davalının bu faturalara karşılık olarak toplam 215.00,00 TL ödeme yaptığını, bakiye 37.520,00 TL alacağından davalı şirketin müvekkiline sattığı beton mikserinin bedeli olan 26.500,00 TL mahsup edildiğini, mikserin müvekkili şirkete teslim edilmediğini, dolayısıyla davalının bu miktarı hak edişinden mahsup etmesinin haksız olduğunu, bu alacağın davalıdan tahsili için başlatılan takibin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazının iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davacı vekili, 15/09/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile 30.09.2014 tarihli duruşmadaki beyanında, davaya alacak davası olarak devam ettiklerini, alacağın miktarını artırarak 37.520,00 TL olarak ıslah ettiklerini, bu miktarın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davacının takip talebinde alacağın dayanağı olarak mikser satış bedelinin iadesini gösterdiğini, halbuki davada ise hak edişlerine dayalı faturalardan dolayı alacak talebinde bulunduğunu, davacının iddiasını değiştirip genişletmesine muvafakatlarının bulunmadığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacının icra takip talebinde alacağın dayanağını mikser satış bedelinin iadesi olarak gösterdiği, ıslah dilekçesi ile alacak talebini artırdığı, davalı yanca iddianın değiştirilmesine ve genişletilmesine muvaffakat edilmediği, bu durumda davacıya teslimi yapılmayan mikser bedeli dışındaki davacı talebinin eldeki davada dinlenme olanağının bulunmadığı, davaya alacak davası olarak devam edilerek mikser bedeli olan 26.500,00 TL tutarlı alacak yönünden davanın sübuta ulaştığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne 26.500,00-TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı, beton mikseri alımı konusunda davalı yanca anlaşmaya varıldığını, bu bağlamda beton mikserinin bedelinin davacının davalıdan olan cari hesap alacağından mahsup edildiğini, ancak beton mikserinin teslim edilmediğini iddia ederek cari hesaptan mikser satış bedeli olarak mahsup edilen bedelin tahsili için davalı hakkında icra takibine girişmiş, takip talebinde de alacağın dayanağı olarak “mikser satış bedelinin iadesini” göstermiştir. Davalının takibe itirazı üzerine açılan itirazın iptali davası, yargılama sırasında sunulan davacının harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile alacak davasına dönüştürülmüştür. Davalı, yanlar arasında beton mikseri satımı konusunda bir anlaşmanın bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Bu durumda akdi ilişki davalı tarafça inkar edildiğinden ispat külfeti davacı tarafta olup, davacı akdi ilişkiyi ve alacağın varlığını yazılı delille kanıtlamak zorundadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı defterlerinin kapanış tasdiklerinin bulunmadığı bildirildiğinden yasaya uygun tutulmamış olan bu defterlerin davacı lehine delil olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Öte yandan davacı yanca dosyaya beton mikser satışına ilişkin fatura ya da yazılı belge de sunulmamıştır.Mahkemece, belirtilen bu hususlar gözetilmeksizin delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.