MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av.... gelmiş diğer taraflardan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili kooperatif kasasında tek imza ile keşideli, çekin diğer tüm bölümleri boş olarak haksız olarak ele geçirilip, ikinci keşideci imzasının sahte olarak atılıp, doldurularak aleyhe icra takibine konu edildiğini, çekte lehtar, ciranta ve hamil olarak görünen davalılarla herhangi bir ilişkinin de bulunmadığını belirterek, çekten dolayı borçlu olunmadığının tespitine, %40’tan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı...,çeki alacağına karşılık diğer davalı ....’den ciro yoluyla iyi niyetle alındığını ve borca karşılık diğer davalıya ciro edildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.Davalı ... vekili, müvekkilinin çeki alacağına karşılık iyi niyetle ciro yolu ile alıp, çekin hamili olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiş çekte lehtar-ciranta ve ara ciranta olarak görülen diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının davasını sunulu delillere ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.Dava, çeke dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı vekili dava konusu çekteki keşideci imzalarından birinin 2010 yılı itibariyle kooperatif yetkililerinden birine ait olmadığını, taklit suretiyle atıldığını iddia etmiştir. Mahkemece sahtecilik iddiası yönünde araştırma ve inceleme yapılmaksızın karar gerekçesinde belirtilen sebeplerle dava reddedilmiştir. Somut olayda uyuşmazlığın sağlıklı bir çözüme kavuşturulabilmesi için dava konusu çek üzerindeki keşideci imzalarının keşide tarihi olan 01.08.2011’deki kooperatif yetkililerine ait olup olmadığı konusunda araştırma, inceleme ve gerektiğinde imza incelemesi yaptırılarak deliller eksiksiz olarak toplanarak, hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.100.00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.