ESAMAHKEMESİ : Sivas 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 18/12/2014NUMARASI : 2014/137-2014/764Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili; müvekkili şirketin davalıdan 28/12/2012 tarih ve B-371442 nolu faturada belirtildiği üzere 94.348,19-TL alacaklı olduğunu, davalı tarafın borcunu ödememesi üzerine alacağın tahsili için, başlatılan takibin borçlunun haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; davacı tarafından kabul edilen idari şartname ve sözleşme uyarınca "ödemenin döner sermaye saymanlığının nakit durumuna bağlı olarak yapılacağının "belirtildiğini, sözleşme gereğince döner sermaye Saymanlığının nakit durumuna bağlı olarak ödemenin 26/08/2014 tarihinde yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece; taraflar arasında yapılan sözleşme uyarınca, davacı şirket alacağının , davalının döner sermaye bütçesinin elverdiği ve kendi sırasının geldiği zamanda ödeneceğini, davacı tarafa tek taraflı olarak mali durumunun imkan verdiği ölçüde ödeme serbestliği verildiğini , davalı tarafın takip esnasında ödemeyi gerçekleştirdiği , bu durumda davacı tarafın icra inkar tazminatı ve faiz talep edemeyeceği gerekçesiyle 93.590,21- TL asıl alacak yönü ile dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş olup hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Yargılamaya son verilen oturumda okunan kısa karar ile yasal süresi içinde yazılan gerekçeli karar birbirine uyumlu olmak zorundadır. Mahkeme gerekçesinde davacının sözleşmeye istinaden malı teslim ettiği, sözleşme uyarınca davalı tarafa tek taraflı olarak mali durumunun imkan verdiği ölçüde ödeme serbestliği verildiğini , böylece davacını bedeli talep hakkı bulunmadığı davalı tarafın takip esnasında ödemeyi gerçekleştirdiği mahkeme gerekçesinde benimsenmiş olmasına rağmen gerekçeyle çelişki yaratacak şekilde yargılama giderinin davalı taraftan tahsiline, ve davacı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesi şeklinde kurulan hükümde, mahkeme gerekçesiyle hüküm fıkrası arasında çelişki yaratılmıştır. Bu hal, HUMK.nun 381/2. (HMK m.298/2) maddesine aykırılık teşkil ettiğinden, 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.