MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirketten 22.400,00 TL bedelli dört adet iş makinesi lastiği satın aldığını, lastiklerin teslimi sonrasında lastiklerinden birinin tabanının kesik olduğunun görüldüğünü, bu durumun ilk iş günü davalı şirkete bildirildiğini, ancak yapılan görüşmeler sonrasında herhangi bir ödemenin yapılmayacağının bildirildiğini, söz konusu lastiğin tabanının kesik olmasının davalı şirket sorumluluğunda olduğunu ve mal teslim öncesinde hasar gördüğünü, bu nedenlerden dolayı hasar görmüş malın bedeli olan 5.600,00 TL'nin 23.07.2012 ihbar tarihinden itibaren işleyerek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, satıma konu malların eksiksiz ve ayıpsız olarak 20.07.2012 tarihinde davacıya teslim edildiğini ve davacı tarafından 23.07.2012 tarihinde kanundaki yasal süre dolduktan sonra elektronik posta yoluyla hasarın bildirdiğini savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davacının ayıp ihbarını süresi içerisinde yapmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava tarihinde yürürlükte bulunan TTK'nun 23/c maddesine göre ''...Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür.'' 6100 sayılı HMK'nun 93.maddesinde ise ''Resmî tatil günleri, süreye dâhildir. Sürenin son gününün resmî tatil gününe rastlaması hâlinde, süre tatili takip eden ilk iş günü çalışma saati sonunda biter.'' hükmü düzenlenmiş olup, TTK'da öngörülen sürelerin hesaplanması hususunda ayrıca bir düzenleme getirilmediğinden HMK'nun sürelerin hesaplanması konusundaki hükümleri tatbik edilecektir. Somut olayda satıma konu malların davacıya 20.07.2012 tarihinde teslim edildiği ve davacı tarafından 23.07.2012 tarihinde elektronik posta yoluyla ayıp ihbarında bulunulduğu hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Mahkemece ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, ihbar süresinin son gününün pazar gününe denk gelmesi nedeniyle ayıp ihbarının süresinde olduğu kabul edilerek işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.