Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 15523 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2613 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, cari hesaptan kaynaklanan alacaklarının tahsili için girişilen icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının sattığı malların ayıplı ve piyasaya arzının yasak olduğunu, müvekkili firmanın dağıtımını yaptığı söz konusu ürünlerin malları alan kuaför salonlarınca iade edildiğini, durumun üretici firma olan davacıya bildirildiğini ve geri gönderdiğini, beyan ederek, davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını ve karşı davacı ile müvekkiline satılan ayıplı ürünler nedeniyle ticari itibar ve saygınlığına zarar verildiğini ayrıca müvekkili firmanın ayıplı ürünleri iade almak, muhafaza etmek için nakliye ve depo masrafı yaptığını, 22.861,21 TL kazanç kaybı olduğunu iddia ederek 10.000,00 TL manevi tazminat ile 25.000,00 TL kazanç kaybı ile ayıplı ürünlerin muhafaza nakliye ve mahkeme masraflarından oluşan 25.000 TL alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Karşı davalı vekili satmış oldukları Janset marka ürünlerinde ayıplı olmadığını, ayrıca kabul anlamına gelmemek üzeri ayıp iddiasının süresinde yapılmadığını beyan ederek karşı davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre eser niteliğindeki satış sonucu toplam 143.213,49 TL'lik ürünün davacı tarafça davalı karşıya teslim edildiği, karşılığında davalı karşı davacı şirketin 19.000,00 TL'lik ödeme yaptığı, teslim edilen malın 2.520,00 TL'lik kısmının iade edildiği hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, saç spreylerinin kullanımından sonra saçta beyaz kalıntılar bıraktığı, bu haliyle kuaför salonlarında kullanılmasının mümkün olmadığının teknik bilirkişi marifetiyle tespit edildiği, ürünlerin kullanılmayacağı bu nedenle saç spreyleriyle ilgili taraflar arasındaki sözleşmenin feshi gerektiği, davalı karşı davacı tarafça düzenlenen iade faturalarındaki ürünlerin toplam bedelinin 115.486,80 TL olduğu, kalan aradaki fark olan spreylerin iade faturasına konu edilmediği buna göre davacının talebine konu edilen 121.536,40 TL alacak miktarında iade faturalarında belirtilen saç spreylerinin bedelinin mahsubu neticesinde davacının bakiye 6.388,49 TL alacağının bulunduğu davalı karşı davacının maddi zarara ilişkin taleplerinin subut bulmadığı, davacı karşı davalı tarafça teslim edilen saç spreylerinin davalı karşı davacı tarafın kuaför müşterilerince iadesi, ürünlerin miktarı dikkate alındığında davalı karşı davacının müşterileri nezdinde güven kaybı nedeniyle manevi tazminat talebinin, kısmen kabulü gerektiği gerekçesiyle asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı karşı davalı vekilince temyiz edilmiştir.Taraflar arasındaki akdi ilişki nitelikli ticari satış olup, davalı tarafa özel olarak üretilmiş bir mal satılmamıştır. Bu durumda uyuşmazlığın BK'nın tacirler arasında uygulanan satışa ilişkin hükümlerine göre çözümlenmesi gerekirken somut olayda uygulama yeri bulunmayan eser sözleşmesi hükümlerine göre yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, Bozma nedeniye göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 08/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.