Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15366 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5273 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Asliye Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin ... A.Ş. yöneticilerinin yönlendirmesi ile.... Ltd. Şti.’nde hesap açtırarak parasını off shore hesabına yatırdığını, işlemlerin ... A.Ş. görevlileri tarafından yapıldığını, müvekkilinin off shore hesabının anlamını bilmediğini,.... hesabına yatırdığı parayı geri alamadığını, alacağının tahsili için ilamsız icra takibi başlattığını, ancak takibin itiraz üzerine durduğunu iddia ederek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... A.Ş. vekili, davanın reddini istemiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının yatırdığını iddia ettiği paranın ... A.Ş.’den ayrı bir tüzel kişiliğe sahip.... Bank Ltd. Şti.’ne yatırıldığının tartışmasız olduğu, davacının hesabının bulunduğu.... Bank Ltd. Şti. aleyhine bir dava açmadığı, böyle bir dava açıldıktan sonra sonucuna göre davalıların sorumluluğunun tartışılabileceği, ancak bu aşamada davalıların sorumluluğuna gidilmesinin m??mkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine, koşulları bulunmadığından davalı .. lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. İlam, hükmün verilmesi (tefhimi) tarihinden itibaren on yıl geçmekle zamanaşımına uğrar (İİK m. 39; BK m. 135,II). İlam zamanaşımına uğradıktan sonra tebliğe çıkarılır ise, hüküm aleyhine olan taraf, bunun üzerine temyiz yoluna başvurmak suretiyle, hükmün, yalnız ilamın zamanaşımına uğramış olması nedeniyle bozulmasını sağlayabilir (Bkz. KURU, Baki; Hukuk Muhakemeleri Usulü, C.:III, 6. Baskı, s. 3160). 11.04.1940 gün ve 15/70 sayılı içtihadı birleştirme kararında da açıkça bu husus vurgulanmıştır. Somut uyuşmazlığa gelince, yerel mahkemece 02.03.2004 tarihinde karar verilmiş olmasına rağmen, karar davacı vekiline 08.04.2014, davalı.... A.Ş.’a 22.04.2014, davalı ... vekiline ise 28.04.2014 tarihinde tebliğ olunmuş, kararı davacı vekili 08.04.2014 tarihinde, davalı ... vekili ise 30.04.2014 tarihinde temyiz etmiştir. Davalı ... A.Ş. vekili ise davacı vekili tarafından verilen temyiz dilekçesine cevabında zamanaşımı yönünde itirazda bulunmuştur. Hal böyle olunca 11.04.1940 gün ve 15/70 sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca zamanaşımı yönünden ve kabule göre de ayrıca davalı ...’nin pasif husumeti yönünden bir değerlendirme yapılması için kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 01/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.