MAHKEMESİ : Alanya 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 11/03/2014NUMARASI : 2012/296-2014/150Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin davadışı A. Tur. Gıda İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti.'nin davalıdan kullanacağı turizm kredisinin teminatı için 9 adet gayrimenkulünü davalıya ipotek verdiğini, kredinin taksitleri ödenmekte iken, 17/12/2011 tarihli taksite kadar gelindiğinde davadışı şirket yetkililerinin hisselerini devrettiklerini, bu tarihten sonra da taksitlerin ödenmediğini, 17/12/2011 tarihi itibari ile borç miktarının 28.000-TL olduğunu, davalı banka tarafından yapılan takiple bankadaki tüm riskine karşılık müvekkilinin vermiş olduğu ipoteklerin paraya çevrilmesi yoluna gidildiğini, müvekkilinin davalıya kalan taksitlerin ödenmesi suretiyle ipoteklerin kaldırılmasını teklif ettiğini, ancak davalı tarafça tüm riskin müvekkilinden talep edildiğini belirterek, müvekkili aleyhine başlatılan Antalya 14. İcra Müdürlüğü' nün 2011/11390 sayılı dosyasından dolayı müvekkilinin borçlu olduğu bedelin tespiti ile, fazlaya ilişkin miktar yönünden müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve bu miktar üzerinden takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacıya ait taşınmazlar üzerinde müvekkili banka lehine 1. dereceden ipotekler tesis edildiğini, davadışı Aldağ Turz.Ltd. Şti.' nin ticari taşıt kredisi borcunun geri ödenmesinde temerrüde düşülmesi üzerine de davadışı borçlu firma ve davacı hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine başladıklarını, ipotek resmi senet akit tablolarının 1.maddesinde bahse konu ipoteklerin gerek davadışı şirketin ve gerekse davacının bankaya karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarını karşılamak üzere ipotek tesis edildiğinin düzenlendiğini, ipoteklerin üst sınır ipoteği olduğunu, kredi sözleşmesinin de süresiz olup, kredi kat tarihine kadar yürürlükte olduğunu beyanla, davanın reddine ve davacı aleyhine %40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, bilirkişi heyetince düzenlenen raporda; davacı tarafından verilen ipoteğin üst sınır ipoteği olduğu, davacının doğmuş, belirli ve tek bir alacağın teminatı için verildiği iddiasının tapu-ipotek resmi senetleri itibariyle sübut bulmadığı, doğmuş doğacak bütün alacak kalemlerini karşılar mahiyette tesis edildiği, davacının takibe konu alacak kalemlerinden ipotek limiti dahilinde ipotek veren olarak, yine aynı limit dahilinde müşterek ve müteselsil kefil olarak sorumluluğunun bulunduğunun belirtildiği, ipoteğin kredi borcunu teminat altına almak için tesis edildiği, yapılan takibin yerinde olduğunun anlaşıldığı gerekçeleriyle, davanın sübut bulmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1- Dava, kesinleşmiş bulunan Antalya 14. İcra Müdürlüğü'nün 2011/11390 sayılı icra takibine konu 604.700,20-TL borç bulunmadığının tespitine ilişkin olup, nispi karar ve ilam harcına tabidir. Bu durumda mahkemece öncelikle, davacıya talebi açıklattırılarak, gerektiğinde eksik harcın ikmal ettirilmesi gerekir. 2- Diğer yandan, dava İİK 72.maddesine dayalı menfi tespit istemine ilişkin olduğundan, alacak-borç ilişkisi bakımından, banka kayıtları üzerinde bankacılık konusunda uzman bilirkişi heyetince yapılacak incelemeyle denetime elverişli bir rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.