Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15327 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5982 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, taraflar arasında süregelen bir ticari ilişki bulunduğunu, ve aralarındaki cari hesap ilişkisinden dolayı taraflarca kararlaştırılan malların ve 10 adet faturanın davalı tarafa gönderildiğini, cari hesap ekstresine göre 29.03.2013 tarihinde bakiye borç miktarı üzerinde mutabakat sağlandığını, ancak davalı tarafça bir ödemede bulunulmadığı, davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından takibe itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı cevap dilekçesi sunmamış, duruşmasındaki beyanında 2012 yılının başından beri davacı firma ile çalıştığını, davacıdan ampul satın aldığını, davacı tarafa 8.526,64 TL borcu olduğunu , ancak 8 ay önce davacıdan satın aldığı ve arkasında yapıştırıcı pasta ile kullanılacağı bildirilen ampullerin (led) kullanımlarından itibaren 15-20 gün içinde patladıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, dava konusu edilen Led'leri davalıya satan davacı şirket satış temsilcisinin beyanı doğrultusunda takip konusu alacağın dayanağını oluşturan yarı mamul Led'lerin ayıplı olduğunun ve ayıp ihbarının satıcı firmaya ayıp ortaya çıkar çıkmaz hemen bildirildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.Davacı satış faturasına dayalı olarak icra takibi başlatmış, davalı itirazında malları teslim aldığını kabul ederek ayıplı mallardan dolayı ihbarda bulunduklarını belirterek borca itirazda bulunmuştur. Davalı savunmasında satış konusu malların ayıplı olduğunu, müşterilerden dönen ayıplı mallar nedeni ile derhal ihbarda bulunduklarını malların halen kendilerinde bulunduğunu savunmuşlardır. TTK 23/1-c maddesinde ayıplı mal hakkında alıcıya ihbar yükümlülüğü getirilmiştir. Alıcı muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeden satıcıdan mal bedeli konusunda istemde bulunamaz. Davalı alıcı, ihbarda bulunduğunu yazılı belge ile kanıtlamak zorundadır. Davalı tarafından dosyaya ihbarda bulunulduğuna dair belge sunulamamış, davalı tanık dinlenmesine açıkça rıza göstermemiştir. Mahkemece kanıtlamayan ayıp ihbarı nedeni ile davacının alacak miktarının hesaplanması için inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.