Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15299 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3451 - Esas Yıl 2015





Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : Kastamonu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tic. Mah. Sıf.)TARİHİ : 21/05/2014NUMARASI : 2013/347-2014/278Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin, dava dışı bir şirketin davalıdan olan faturaya dayalı alacağını temlik aldığını, alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu, davalının takibe itirazında sunmuş olduğu ödeme makbuzunu kabul etmediklerini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı, tahsilat makbuzunda ismi geçen A... Ö... alacağını temlik eden firmanın temsilcisi olduğunu belirtmiş, davanın esasına yönelik bir beyanda bulunmamıştır.Mahkemece toplanan delillere göre; davalının dava konusu faturaya istinaden dava dışı A... Ö... ödeme yaptığını beyan ettiği ve buna ilişkin temlik eden şirkete ait A... Ö... isim ve imzasını taşıyan tahsilat makbuzunu ibraz ettiği, tahsilat makbuzunda imzası olan A...Ö... temlik eden şirketin resmi temsilcisi olmasa bile şirket adına bir çok satış ve tahsilat işlemleri yaptığı, makbuzlar düzenlediği, dolayısıyla dava konusu fatura bedelinin temlik eden şirket adına tahsil edilerek davalıya söz konusu tahsilat makbuzunun verildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, dava dışı G... U... firmasının davalıdan olan faturaya dayalı alacağını 01/04/2012 tarihli temlikname ile devralmış ve bu faturadan doğan alacağın tahsili amacıyla davalı hakkında icra takibi başlatmıştır. Davalı, icra takibine itirazında faturaya ilişkin borcunu dava dışı şirket temsilcisine ödediğini ileri sürerek icra dosyasına ve iş bu dava dosyasına 20/03/2012 tarihli tahsilat makbuzu fotokopisi sunmuş ve mahkemece bu belgeye itibar edilerek davalının faturadan doğan borcunu ödemiş olduğu kabul edilip davanın reddine karar verilmiş ise de, 20/03/2012 tarihli bu belgenin adi şekilde düzenlenmiş olduğu dolayısıyla her zaman tanziminin mümkün olduğu,üstelik belge aslının dahi sunulamadığı dolayısıyla davalının ödeme iddiasını kanıtlayamadığı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.