Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14648 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5540 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki hakem heyeti kararının iptali-menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, davalının iki farklı kredi kartı ve ek hesabı dolayısıyla müvekkili bankaya borçlandığını, söz konusu borca istinaden müvekkili bankanın davalının hesabından 2.248,82 TL miktarda takas ve mahsup hakkını kullandığını, davalının ise tüketici hakem heyetine başvurusuyla yapılan mahsup bedelinin iadesi yönünde karar alındığını, alınan kararın hakem heyetinin görevine girmediğini, ayrıca 1.750,00 TL'nin davalının hesabına iade edildiğini ileri sürerek, hakem heyeti kararının kaldırılması ile müvekkili bankanın borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin maaş hesabından talimat olmadan kredi kartı borcuna ilişkin kesinti yapılmasının hukuka aykırı, hakem heyeti kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davacı banka ile tüketici davalı arasındaki standart sözleşmenin tüketici aleyhine olduğu, tüketici ile müzakere edilmediği, haksız şart niteliğinde bulunduğu, tüketicinin maaşının bir kısmına kredi kartı borcunun asgari tutarları kadar el konulduğu, bu hususun hukuka aykırı bulunduğu, bu yönüyle hakem heyeti kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık 4822 sayılı kanunla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda düzenlenen tüketici hakem heyeti kararının iptali ile menfi tespit talepli olup, mezkur Kanun uyarınca davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak da söz konusu olmaz. Bu durumda mahkeme ara kararıyla davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.