MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. Av. ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.-KARAR-Davacı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilinin, davalıdan alacaklı olduğunu bu alacağın tahsili için aleyhine girişilen takibe davalının itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle takibin devamına ve %40 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin ticari ilişkilerini sözleşmeler çerçevesinde yürüttüğünü, sözleşme kapsamında davalının düzenlediği faturaların davacı kayıtlarına alınmadığını, ödeme, takas ve mahsup sonrası davalının borcu kalmadığını aksine alacaklı olduğunu, davacının alacağını kanıtlaması gerektiğini bildirerek, davanın reddini savunmuş ve %40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre, davacının alacak bakiyesini sunduğu delillerle kanıtlayamadığı, tüm delillerini sunduğunu belirten davacının yeni bilirkişiden rapor alınması talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2013/10786 E. - 2013/15618 K. sayılı, 08.10.2013 tarihli ilamıyla, "Bilirkişi ek raporunda davacının 2006 yılına ait defterlerinin de incelenmesi gerektiği, mevcut incelemeye göre alacak miktarının tespit edilemediği belirtildiği halde davacının akdi ilişkinin başladığı tarihten itibaren tüm defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılıp taraflar arasındaki sözleşme hükümleri ve davalı tarafından kesilen ihtilaflı hizmet faturalarının ifa edilip edilmediği, ihtilaflı davacı faturalarındaki malların teslim edilip edilmediği araştırılıp varılacak uygun sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verildiğinden" bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Yerel mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, aldırılan ve benimsenen bilirkişi ek raporu doğrultusunda davacının davalıdan alacaklı olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.Davacı vekili, müvekkilince davalıya satışı yapılan mallara ilişkin faturalar ve irsaliyelerin klasör halinde dosyaya sunulduğu halde bilirkişilerce incelenmediğini bildirerek, hükme esas alınan bilirkişi ek raporuna itiraz etmiş ve yeni bir heyetten rapor aldırılmasını istemiştir.Dosya kapsamında ise davacı vekilince bahsedilen fatura ve irsaliyeleri kapsayan klasörün dosya arasında mevcut olduğu, Yargıtay bozma ilamı sonrasında aldırılan ve hükme esas alınan bilirkişi ek raporunda davacı tarafın bildirdiği bu delillerin değerlendirilmediği görülmektedir. O halde davacı tarafın alacağının ispatına yönelik sunduğu bu delillerin incelenmesine yönelik itirazları üzerinde durularak mahkemece konusunda uzman bir heyetten yeniden rapor aldırılmak suretiyle tüm deliller birlikte değerlendirilip varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.100.-TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.