Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14486 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1331 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki karşılıklı menfi tespit ve itirazın iptali davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen reddine ve kalan kısım için davanın konusuz kalmış olması nedeniyle talebin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün karşı davaya yönelik olarak davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin davalıya mal alışverişinden kaynaklı borcuna mahsuben 13.506 TL bedelli çeki teslim ettiğini, ancak bu çek zamanında ödenmeyince, taraflar arasında varılan mutabakat sonucu 5.993 TL bedelli malın iade edilip kalan 12.284 TL nin banka aracılığı ile davalıya ödendiğini, davalı şirketin elinde kalan çeki takibe koyduğunu ileri sürerek davalıya borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı asıl davaya karşı cevabında, icra takibinin davacının itirazı üzerine durduğunu, itirazın iptali davası açılmadığı müddetçe takibe devam edilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle mevcut davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığını belirterek esas davanın reddini talep etmiş, karşı davasında; dava dilekçesinde belirtilen 12.284 TL ödemenin icra takibinden sonra havale edildiğini, iadelerin de icra takibinden sonra olduğunu, iade ve ödemenin takip borcundan düşüldükten sonra dahi halen icra dosyasında 6.885,85 TL alacaklarının bulunduğunu belirterek itirazın bu miktar için iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı-karşı davalı vekili, taraflar arasında anlaşmaya varılmış ve varılan anlaşma gereğince mal iadesi ve ödeme yapılmakla borcun bittiğini belirterek karşı davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece ilamsız takip itiraz üzerine durmakla, itirazın iptali talep edilmedikçe icra dosyasında alacağın tahsiline yönelik işlem yapılamayacağı gerekçesi ile davacının menfi tespit talebine ilişkin asıl davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, asıl dava tarihi olan 07/04/2010 tarihi itibariyle taraflar arasında mevcut ticari ilişki kapsamında karşı davacının alacağı 128,03 TL olup bu miktarın da virman şeklinde 31/10/2010 tarihinde ödendiği ve bu kısım için davanın konusunun kalmadığı gerekçesi ile karşı davanın, 128.03 TL lik kısmı dışında kalan miktar yönünden reddine, 128,03 TL lik kısım için ise davanın konusuz kalmış olması nedeniyle talebin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş, hüküm yalnızca karşı davada verilen karar açısından sınırlı olarak davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı-karşı davalının davalı-karşı davacıya icra takibinin başladığı tarihte 18.274,60 TL borcu olduğu, 07/04/2010 tarihi itibariyle 128,03 TL borcu olduğu belirtilmiştir. Karşı dava itirazın iptali davası olup mahkemece takip tarihi itibariyle karşı davacının karşı davalıdan alacaklı olduğu miktar ve bu miktar gözetilerek davacının takip başlatmakta haklı olup olmadığı irdelenmelidir. Davacı takip tarihi itibariyle takip başlatmakta haklı ise takip sonrası yapılan ödeme olması halinde bu ödemenin takip miktarından talep doğrultusunda öncelikle masraf ve feri alacaklardan mahsubu ile bakiye dosya alacak kalemleri belirlendikten sonra itirazın iptali davasının açıldığı tarihte mevcut asıl alacak ve ferileri bakımından itirazın iptaline karar verilmelidir. Mahkemece yukarıda belirtildiği şekilde inceleme yapılıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, itirazın iptaline ilişkin dava tarihi yerine asıl dava olan menfi tespit davasının tarihinin esas alınarak hesaplama yaptırılması ve de takip tarihinden sonra olduğu kabul edilen ödemelerin icra takip masrafları gözetilmeden alacak miktarından düşülmesi suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle karşı dava için verilmiş olan hükmün karşı davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.