Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 14322 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6035 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı, davalı alacaklı şirket tarafından...İcra Müdürlüğünün 2010/12637 esas sayılı dosyası üzerinden 30/03/2010 ve 30/04/2010 vade tarihli 10.000'er TL bedelli, 30/05/2010 vade tarihli 11.000 TL bedelli senetler dayanak yapılarak hakkında icra takibi yapıldığını, alacaklı şirket ile alışveriş ilişkisinin senede dayalı olmayıp, faturaya dayalı olduğunu, senetlerdeki imzaların ve senetlere dayalı borcun tarafına ait olmadığını ileri sürerek, takibe dayanak yapılan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, duruşmadaki beyanında, davacının çek vermek suretiyle ödeme yaptığını, davanın konusuz kaldığını savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasında değişik tarihlerde mal alışverişi olduğu, davalının ticari defterlerine göre davalı şirketin davacıya 2008 yılında toplam 37.580,64 TL tutarında mal sattığı, mallar karşılığı, Eylül 2009 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli, Ekim 2009 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli, Kasım 2009 vade tarihli 11.000,00 TL bedelli üç adet bono alındışı, bu 3 adet bono için iade işlemi yapılıp yerine 30/03/2010 ve 30/04/2010 vade tarihli 10.000,00’er TL bedelli, 30/05/2010 vade tarihli 11.000,00 TL bedelli 3 adet bono verildiği, senetlerin 31/12/2009 düzenleme tarihli olduğu, davacının imza inkarında bulunması nedeniyle grafoloji uzmanı tarafından 2009 ve 2010 vade tarihli bonolardaki imzaların davacıya ait olmadığına dair rapor verildiği, davalının davacının ticari defterlerine de dayanmasından dolayı davacıya 2009 yılı ticari defterlerinin ibrazının gerektiğinin belirtildiği, kesin mehile rağmen davacının ticari defterlerini ibraz etmediği, dava konusu bonolar karşılığında davacının davalıya dava devam ederken 40.000,000 TL ödediği, davacının bu tutarı haciz ve ceza tehdidi altında ödediğini beyan ederek paranın istirdadını istediği, 2009 yılı ticari defterlerini ibraz etmeyen davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, kambiyo senedine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde takibe konu olan senetteki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek, menfi tespit isteminde bulunmuştur. Mahkemece takip dayanağı senetteki imzanın davacıya ait olmadığı yönünde grafoloji uzmanından rapor alındığı halde ticari defterlerini ibraz etmeyen davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle red kararı verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanın nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.