Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14151 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4869 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Ankara 12. Tüketici MahkemesiTARİHİ : 21/01/2015NUMARASI : 2014/1422-2015/133Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı-borçlu arasında imzalanan bankacılık hizmet sözleşmesine istinaden kullandırılan kredi kartından doğan borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, davalıdan %20 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalıya tebligat yapılmadığı görülmüştür. Mahkemece, 5464 sayılı Kanunun 44/2 maddesi uyarınca kart çıkaran kurumlarca kart hamillerine karşı açılacak davalarda 1086 sayılı HUMK uygulanacağının halen yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK ile 6102 sayılı Yasanın 4/1-f maddeleri gözetildiğinde tüketici mahkemesi görevli olmayıp, genel hükümlere göre asliye ticaret mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle davanın Asliye Ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğinden mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kredi kartından doğan borcun tahsili için yapılan ilamsız icra takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 28.05.2014'te yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3/1- k maddesinde "tüketici", ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak, 3/1-l maddesinde ise “tüketici işlemi”, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak ifade edilmiştir. Yine anılan yasanın 73/1 maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2 maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun göreve ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği hükme bağlanmıştır. Yukarıdaki açıklamalardan sonra somut olaya dönersek; itirazın iptali davası 03/12/2014 tarihinde açılmıştır. Dava, bankacılık sözleşmesine istinaden kullandırılan kredi kartından doğan borcundan kaynaklanmaktadır. Bu durumda mahkemece, tüketici işlemi niteliğindeki kredi kartı borcundan kaynaklanan itirazın iptali davasıyla ilgili olarak dava tarihi itibariyle Tüketici Mahkemesi'nin görevli olduğu gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 05/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.