MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine takip yaptığını, takip dayanağı bonoların müvekkili tarafından tahsil için dava dışı bankaya ciro edildiğini, bonoların protesto edilerek ödememe nedeniyle müvekkiline iade edildiğini, bu bonoların davalının eline nasıl geçtiğinin bilinmediğini ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu bulunmadığının tespitini ve kötüniyet tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takip dayanağı bonolarda ciro silsilesinde kopukluk olmadığını, müvekkilinin meşru hamil olduğunu savunarak davanın reddini ve icra inkar tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir.Mahkemece, takip konusu bonolardan beş tanesinde davalının imzasının banka kaşesi ile davacının cirosu arasında olduğu, bonoları protesto ettirerek bankaya tahsil için veren ve bankadan iade alanın davacı olduğu, bonoların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı ancak davacının ticari defterlerinde bankadan geri alındığının kayıtlı olduğu, bu bonolardaki davalıya ait cironun geçerli olmadığı, diğer üç bonoda daval??nın cirosunun banka kaşesinin altında olduğu, bonoların tahsil için bankaya verilmesinden sonra yapılan cironun alacağın temliki hükmünde olduğu ve alacağın temlikinin de yazılı delille ispat edilmesi gerektiği, davalı tarafça alacağın temlikinin ispat edilemediği, davacının davalıya bonolar sebebiyle borçlu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Davalı aleyhine kötüniyet tazminatina hükmedilmişse de, İİK 72/5'e göre davalının icra takibinde haksız olmakla birlikte kötüniyetli olması gerektiği, davalının alacağını ispatlayamadığı, talep konusunun yargılamayı gerektirdiği, tazminat şartlarının oluşmadığı hususunun gözden kaçırılarak, davacı yararına tazminata hükmedilmesi doğru olmamış, yerel mahkeme hükmünün bu yönden bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 31/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.