Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14089 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4362 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı ... vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ... vekili Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacılar vekili, müvekkilleri ile davalılar arasında yapılan 03.10.2005 tarihli sözleşme ve 07.10.2007 tarihli taahhütnamede kararlaştırılan şekilde dükkanların tesliminin yapılmadığını, yapılan sözleşme ve taahhütlerde istenilen şekilde dükkanların tesliminin yapılmaması halinde kira bedeli ve cezai şart ödeneceğinin kararlaştırılması nedeniyle alacağın tahsili amacıyla davalılar aleyhine başlatılan icra takibine davalılar tarafından haksız şekilde itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve %40'tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.Mahkemece toplanan deliller ve yap??lan yargılama sonucu, davacı ... ve davalılardan ... arasında yapılan 03.10.2005 tarihli sözleşme ve davalı ...'in de imzasının bulunduğu 07.09.2007 tarihli protokol çerçevesinde dükkanların davacılara teslim edilmediği, davalılardan ... ile ...'in borçlarını ifa etmedikleri için davacı alıcılar tarafından protokolün haklı sebeple feshine yol açtıkları için protokolde belirlenen 25.000 USD cezai şartın istenebilir hale geldiği, buna göre davacı ...'in davalılardan ... ile ...'den takip tarihi itibariyle 30.000 USD ve 28.833 USD olmak üzere toplam 58.835 USD cezai şart alacağının oluştuğu, ancak bu davacının 56.000 USD talebinde bulunduğu, yine diğer davacı ...'in davalılar ... ve ...'den takip tarihi itibariyle 50.000 USD cezai şart alacağına hak kazandığı, takip tarihi itibariyle davacıların davalı ... ile ...'den talep edebilecekleri cezai şart alacaklarının 106.000 USD olduğu, ancak davalılardan ...'in dava aşamasında öldüğü ve mirasçılarının da davaya dahil edilmediği, davalılardan ... San. ve Tic. Adi Komandit Şti.'nin ise yapılan protokol ve sözleşmede yer almadığından bu davalıya husumetin yöneltilemeyeceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davalı ... yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davalılardan.... ve Tic. Adi Komandit Şirketi hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine, davalı ... yönünden ise icra dosyasına yapılan itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.Yargılama sırasında davalılardan ...'in öldüğü, ancak mirasçılarının davaya dahil edilmediği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Taraf teşkili sağlanmadan yargılamaya devam edilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 6100 sayılı HMK'nun 123. maddesinde ''Davacı, hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabilir.'' hükmü düzenleme altına alınmıştır. Bu durumda mahkemece davalı ... mirasçılarına meşruhatlı davetiye çıkarılarak 6100 sayılı HMK'nun 123. maddesi uyarınca davacı tarafın bu davalı yönünden davanın geri alınması noktasında açık muvafakatlerinin bulunup bulunmadığı sorulup, yargılamanın bu yönde yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeksizin hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı ... yararına takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalı ...'e verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 31/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.