Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14000 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2090 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile aralarındaki cari hesaptan doğan alacağının tahsili amacıyla başlattıkları icra takibinin, davalının itiraz etmesi üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalı hakkında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının müvekkili şirketin %10 hissedarı olduğunu, taahhüt ettiği 240.000 TL sermaye payının 1/4'ünü ödeyip kalan kısmını henüz ödemediğini, ayrıca, işletme kayıt belgesinin üç ay gecikmeyle alınması nedeniyle şirketin gelir kaybına uğradığını, taraflar arasında 4 adet marka devir sözleşmesi yapıldığını ve sözleşmelere istinaden davacıya toplamda 100.00 TL ödeme yapıldığını, bu bedelden ayrı olarak 3 ayrı ödemede toplam 132.000 Euro daha ödendiğini, ödenen bedelin marka değerinin üzerinde olduğunu, sözleşme ile işyerindeki her türlü demirbaşı bedelsiz olarak devretmeyi üstlenen davacının, sözleşmeye aykırı şekilde demirbaşları geri aldığını, bu alacak kalemlerinin takas ve mahsubu sonucunda davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddi ile, davalı hakkında kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, dava cari hesap alacağına ilişkin olup, taraf defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda, davacının davalıdan kira ve marka satış hesabı hariç 344.026,17 TL alacaklı olduğunun anlaşıldığı, davalı taraf takas def'inde bulunmuş ise de, talepleri ayrı bir davanın konusu olup, bu alacaktan mahsup edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulüne, İzmir 9.İcra Müdürlüğü'nün 2013/11387 esas sayılı takip dosyasına yönelik itirazın iptaline, takibin 344.026,17 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı satış ilişkisinden kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili için icra takibi başlatmış , itiraz üzerine bu dava açılmıştır. Davalı yargılama sırasında, cevap süresi içerisinde, kendisinin de davacıdan alacaklı olduğunu ileri sürerek, takas mahsup yapılmasını istemiştir. Davacının alacağı davalı defterinde kayıtlı olduğu gibi, davalının da esasen alacak miktarına bir itirazı olmayıp , kendisinin de aynı ticari ilişkiden kaynaklanan alacaklarının bulunduğunu bildirmiş, takas ve mahsup isteminde bulunmuştur. HMK'nın 132.Maddesi uyarınca davalının bu savunmasının delilleri toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, takas mahsup isteminin reddine karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.