Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : Ankara 4. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/06/2015NUMARASI : 2013/761-2015/774Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı şirketten 1 adet arazi ölçüm cihazı satın aldıklarını, satış bedeli olan 3100 Euro'nun 2 taksite bölünerek karşılığında davalıya her biri 1.550 Euro bedelli 2 adet bono verildiğini, müvekkilleri tarafından ilk taksitin ödendiğini, ikinci taksitin ödenememesi üzerine davalının müvekkilleri aleyhinde Ankara 19.İcra Müdürlüğü'nün 2004/4721 esas numaralı dosyası ile kambiyo takibi başlattığını, takip borcunun ödenmesi amacıyla müvekkillerinin Akbank Kaynarca Şubesi'ne ait 1.875 TL bedelli iki adet çeki davalı tarafın vekiline verdiğini, çeklerin vadesinde ödenmesiyle borcun sona ermiş olmasına rağmen davalı şirketin hiç ödeme yapılmamış gibi takibe 16.067,39 TL üzerinden devam ettiğini, müvekkillerinin ödeme emrine itirazı üzerine davalı şirketin takip konu alacağın 10.353,50 TL'lik kısmından feragat ettiğini, kalan miktar üzerinden Ankara 13.Asliye Hukuk Mahkemesi'nde itirazın iptali davası açtığını, mahkemece 2004/161 Esas 2005/342 Karar numaralı ilam ile takibin 1.851,2 TL gecikme faizi ile 562,8 TL cezai şart yönünden devamına karar verildiğini, müvekkillerinin yargılama sürecinden haberdar olmaması nedeniyle ödemeye yönelik savunmalarını bu davada ileri süremediklerini, kararın temyiz incelemesi neticesinde kesinleşmesi üzerine davalının Ankara 19.İcra Müdürlüğü'nün 2004/4721 esas numaralı dosyası yenileyerek 2007/679 esas numaralı dosyası ile müvekkillerine 4.915,97 TL üzerinden ödeme emri gönderdiğini, müvekkillerinin ödeme emrine itirazının reddedilmesi üzerine huzurdaki davayı açmak zorunluluğu doğduğunu iddia ederek, müvekkillerinin Ankara 19.İcra Müdürlüğü'nün 2007/679 esas numaralı dosyası nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, alacağın sözleşmeye dayandığını ve uyuşmazlığa sözleşme hükümlerinin uygulanması gerektiğini, davacılar tarafından yapılan ödemelerin borca mahsup edildiğini, takip konusu alacağın Ankara 13.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2004/161 Esas 2005/342 Karar numaralı kararı ile kesinleştiğini, davanın haksız olduğunu savunmuş davanın reddini istemiştir.Mahkemece, 30/05/2011 günlü 2009/1681 Esas 2011/1096 Karar numaralı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, temyiz incelemesi sonucunda Dairemizin 10/06/2013 günlü 2013/8002 Esas 2013/10704 Karar numaralı ilamı ile, dava tarihi itibariyle davacıların davalıya borçlu olduğu miktarın tespiti ile bakiyesi yönünden menfi tespit davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken davanın tümden reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi incelemesi doğrultusunda, TBK'nın 120.maddesi gözetilerek yapılan hesaba göre, davacıların dava tarihi itibariyle davalıya 2.589,78 TL borçlu olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacıların Ankara 19. İcra Müdürlüğü'nün 2007/679 Esas sayılı dosyasından 2.589,78 TL borçlu olduğunun tespitine,fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının tüm temyiz itirazlarının, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Taraflar arasındaki satış sözleşmesine istinaden ödemeler konusundaki anlaşmazlık sebebiyle açılan menfi tespit davası sonunda verilen hükme ilişkin bozma kararında '' Dava tarihi itibariyle davacıların davalıya borçlu oldukları miktarın tespiti ile bakiyesi yönünden menfi tespit davasının kabulüne karar verilmesi ''gerektiği bildirilmiştir.Mahkeme bu kapsamda alacak borç durumunu belirlemiş, bilirkişi raporuna göre karar vermiş ise de, uyuşmazlık konusu olmayan sözleşme kapsamında aylık %15 gecikme faizinin ödeneceği anlaşılmaktadır.Tacir olan taraflar için bu sözleşme hükümleri bağlayıcıdır.Mahkemece sözleşmedeki yazılı oranlar üzerinden faiz miktarı da belirlenmesi gerekirken somut olayda uygulama alanı bulunmayan TBK 120. maddesi uyarınca faiz hesaplanması doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının ve davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde iadesine, 04.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.