Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13438 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2432 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı .... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı, davalı tarafından aleyhine çeke dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, takip alacaklısı davalı bankaya veya çek keşidecisi şirkete borcu olmadığını, çekin arkasındaki imzanın kendisine ait olmadığından resmi evrakta sahtecilik suçundan dolayı failler hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayette bulunduğunu, hiçbir şekilde çeki ciro etmediğini ve imza atmadığını belirterek, icra takibinin iptali ile davalıların %20'den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı banka vekili, müvekkili bankanın yetkili ve iyiniyetli hamil olduğunu, çekin geçerlilik koşullarını taşıdığını, ciro silsilesinde kopukluk olmadığını,...nin ödemediği krediler nedeniyle bankaya borçlu olduğunu, takibe konu edilen çekin bankaya ciro edilmesinin geçerli bir hukuki nedene dayandığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Diğer davalı şirket davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, dosya içerisinde bulunan ve hükmü kesinleşen .... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/698 E. - 2014/461 K. sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporuna göre, takibe konu edilen çekteki davacı imzasının davacıya ait olmadığının tespit edilmesi ve davalıların kötüniyetli olduklarını gösteren bir delil sunulmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, kötüniyet tazminatı talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm davalı .... vekilince temyiz edilmiştir.Dava, İİK'nın 72. maddesine dayalı olarak açılmış olup, kambiyo senedine mahsus haciz yoluyla yapılan icra takibinde takip konusu çekin sahteliği iddia edilmektedir. Mahkemece, Asliye Ceza Mahkemesi dosyasındaki hazırlık soruşturması sırasında alınan bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmiştir. Adı geçen dava dosyasında sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ve hüküm bu nedenle henüz kesinleşmemiş olup, ceza mahkemesinden alınan rapor hukuk mahkemesi hakimini bağlamaz. Mahkemece, davaya konu çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığı yönünde usulüne uygun inceleme yaptırılıp bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.