Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13431 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2316 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacılar vekili, müvekkili ... hakkında icra takibi başlatıldığını,takibin kesinleştiğini, diğer davacı ...'ın da icra dosyasında borca kefil olduğunu, icra dosyasında takibe konu edilen senet üzerindeki imza ve yazıların müvekkili Mehmet'e ait olmadığını belirterek, davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, icra takibine konu senedin ve takibin iptaline, icra tehditi altında tahsil edilen 91.967,78 TL.nin istirdatına, davalının % 40 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, daha sonra islah dilekçesi ile dava sebebini değiştirmiş ve bu kez icra takibine konu senet üzerinde tahrifat yapıldığını, senet üzerindeki bedel kısmında yazan 4.000 TL nin yanına 5 rakamının eklenmek suretiyle 54.000 TL yapılarak sonradan değiştirildiğini, müvekkilinin 2004 yılında davalı ile 54.000 TL gibi bir bedelle borç ilişkisine girecek maddi gücünün olmadığını, asıl alacak 4.000 TL olduğuna göre borcun 21.02.2006 tarihinde ödenerek kapandığını ileri sürerek, bu tarihten sonra tahsil edilen paraların istirdatına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı davanın hak düşürücü sürelerle, zamanaşımı süreleri dolduktan sonra açıldığını, davacı ...'ın borcuna karşılık senedi düzenlediğini, 10 yılı aşkın süredir ödenen bir borca karşı şimdi imzanın inkar edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacıların konumları itibari ile bilgili, görgülü ve ehil tahsilli kişiler olduklarını, 11 yıl sonra açtıkları bu davalarda da iddialarının doğru olmadığını, yazı ile yazılan ellidört'ün gerçek miktarı teyit niteliğinde olduğunu, ıslah talebine muvafakat etmediklerini, davanın reddini, davacıların % 40 oranında tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2014/5537 soruşturma sayılı dosyasında alınan uzmanlık raporuna göre senedin Türk Lirası bölümündeki "54 000 000 000" rakamlarının başındaki 5 rakamının sonradan ilave edildiğinin tespit edildiği ancak el yazısı ile ellidört milyar yazılı olduğu ve buna itibar edileceği gerekçesiyle subut bulmayan davanın reddine, talep yargılamayı gerektirdiğinden davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava imza inkarına dayalı olarak açılmış ise de daha sonra davacılar tarfından islah edilerek senette tahrifat iddiasına dayanılmıştır. Dava konusu senedin “4.000.000.000” rakamlı bölümünün “4” rakamının önüne “5” rakamı getirilmek suretiyle ekleme yapıldığı, el yazısı ile yazılan bölümde ise “ellidörtmilyar” yazılı olduğu bilirkişi raporu ile saptanmıştır. 6102 Sayılı TTK'nun 748. maddesi uyarınca el yazısı ile yazılmış olan bölüme itibar edilebilmesi için rakamla yazılı olan bölümde herhangi bir tahrifatın bulunmaması gerekir. Somut olayda senedin rakamla yazılan kısımda tahrifat olmasından dolayı el yazısı ile yazılan bölüme itibar edilemez. Mahkemece bu yön gözden kaçırılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 18/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.