Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13406 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2855 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı ... vekilince duruşmalı, diğer davalı ...Ş. vekilince ise duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı ... vekili Av. ... gelmiş, başka gelen olmadığından, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, taraflar arasında... Konutlarında bulunan iki adet dükkanın inşaatının tamamlanıp, binanın kat mülkiyetine geçişinin sağlanması ve işyerlerinin teslimi hususlarında sözleşmeler yapıldığını, sözleşmelerde dükkanların 31.03.2011 tarihinde teslim edilmesinin öngörüldüğünü, ancak davalıların bu taahhütlerini yerine getirmediğini, gönderilen ihtarnamelerin sonuçsuz kaldığını, yapılan sözleşmelerde inşaatın gecikmesi halinde cezai şart tazminatının ödenmesinin kararlaştırıldığını, inşaatın gecikmesi nedeniyle davacının kira kaybına uğradığını ileri sürerek, 76 numaralı dükkanın tamamlanarak aynen teslimi ile şimdilik 105.093,20 Euro kira tazminatının her ay için hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiş, 05.05.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarını 359.060,91 TL'ye çıkartmıştır.Davalı ... vekili, davacı ile 31 ve 76 numaralı dükkanların satımı için ayrı ayrı 22.01.2010 tarihli "... Dükkan Satım Sözleşmesi" imzalandığını, sözleşmelerde sadece kaba inşaat ve tesisatın tamamlanıp tesliminin öngörüldüğünü, bu dükkanların tapularının ise 24.02.2010 tarihinde davacıya devredildiğini, dükkanların bazı makul nedenlerden dolayı tesliminin geciktiğini, ancak dükkanların teknik şartnamelere göre yapımları tamamlanarak 06.04.2012 tarihinde teslim için davacının davet edildiğini, ancak buna icabet etmediğini, sözleşme esaslarına aykırı olarak gecikme tazminatı talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Davalı ...Ş. vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece benimsenen bilirkişi raporuyla, davaya konu dükkanların sözleşmeye uygun şekilde tamamlanıp davacıya teslimi hususunun davalılarca ispat edilemediği, bilirkişi raporunda hesaplanılan ve davacı tarafından ıslah edilen miktarın yerinde olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 359.060,91 TL alacağın 31.03.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine ve 76 numaralı bağımsız bölümünün davalı tarafından tamamlanarak davacıya teslimine karar verilmiş, hüküm davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.6098 sayılı TBK’nun 237.(818 sayılı mülga BK'nun 213.) madde hükmü uyarınca ''Taşınmaz satışının geçerli olabilmesi için sözleşmenin resmi şekilde düzenlenmesi şarttır.'' hükmünü içermektedir. Anılan hüküm bir geçerlilik şartıdır. Dolayısıyla düzenlenme anında resmi şekilde yapılmamış olan bir sözleşme geçerli kabul edilemez. (Aynı yönde HGK 01.07.2008 tarih 3589-8256 kararı) .../...Davaya konu uyuşmazlığı teşkil eden 22.01.2010 tarihli satış sözleşmeleri resmi şekilde yapılmadığı için geçerli değildir. Taşınmazın daha sonra tapuda resmi şekilde devrinin tamamlanmış olması da geçersiz olan 22.01.2010 tarihli satış sözleşmelerine geçerlilik kazandırmaz. Öte yandan tapuda resmi şekilde yapılan devir sırasında da alıcı tarafından tapu siciline 22.01.2010 tarihli adi şekilde yapılan sözleşmelere ilişkin bir şerhte konulmamıştır. Bu durumda adi şekilde yapılmış ve geçersiz olan 22.01.2010 tarihli taşınmaz satış sözleşmelerine bağlı olarak kararlaştırılan cezai şarta ilişkin hükümler de geçersizdir. Mahkemece açıklanan bu yönler gözetilmeden yazılı gerekçe ile davanın kabulü yerinde görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar yararına takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.