Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13155 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3763 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı ... vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde taraflardan kimse gelmemiş olduğundan, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR-Davacı vekili, davalılardan ...'in 26.06.2008 tarihli kredi sözleşmesi ile müvekkili kooperatiften 35.000,00 TL kredi kullandığını, davalılardan ...'in müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, davalı ...'un ise kredi teminatı olarak taşınmazına ipotek tesis ettirdiğini, kredi taksitlerinin ödenmediğini, söz konusu kredi alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalılar ... ve ...'in yetkiye, davalı ...'un da yetki ve borca haksız şekilde itirazda bulunduklarını ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davaya süresinde cevap dilekçesi sunmamışlardır.Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin 23.maddesinde anlaşmazlığın çözümlenmesinde ... Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olacağının kabul edildiğinden yetkiye yönelik itirazların yerinde olmadığı, ayrıca diğer davalı ...'un sözleşmede imzası bulunmadığı yönünde borca itiraz ettiği, 26.06.2008 tarihli sözleşmede davalı ... ismi bulunmamakla birlikte adına kayıtlı taşınmazı sözleşme konusu borca karşılık ipotek ettirmek suretiyle ipotek borçlusu haline geldiği, ipotek tesis talebine ilişkin ...'un da imzası bulunan 27.06.2008 tarih ve 330 sayılı dilekçeyle davalı ...'un asıl borçlu ... ile birlikte asıl ve işleyen faiz yönünden borçtan sorumlu olduğu, bilirkişi tarafından yapılan hesaplamaya göre davacı kooperatifin davalı ...'tan talep edebileceği asıl alacağın 14.351,90 TL, dönem akdi faizinin 752,56 TL, temerrüt faizinin 10.528,42 TL, masrafların 1.222,11 TL olmak üzere toplam 26.854,99 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, icra inkar tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.4721 sayılı TMK'nın 887. maddesine göre; “İpotekli taşınmazın maliki borçtan şahsen sorumlu değilse alacaklının ödeme isteminin ona karşı etkili olması, bu istemin hem borçluya, hem kendisine karşı yapılmış olmasına bağlıdır.” hükmü düzenleme altına alınmıştır. Dolayısıyla borçtan şahsen sorumlu olmayan ipotek borçlusu hakkında icra takibi yapılması için ipotek borçlusuna asıl borçlu ile birlikte ihtar tebliği gereklidir. Bu husus takip ve dava şartı olup re’sen dikkate alınır. Mahkeme gerekçesinde bu yönde inceleme ve araştırma yapıldığına dair bir hususa rastlanmamıştır. Bu durumda mahkemece açıklanan yön incelenerek bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.