MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, taraflar arasındaki 01.06.2013 tarihli protokol ve 08.06.2013 tarihli ek protokollerin feshine, bedelsiz kalan 08.06.2013 tanzim ve 31.08.2013 vade tarihli 37.000 TL ve 08.06.2013 tanzim ve 31.12.2013 vade tarihli 44.000 TL bedelli 2 adet muharrer senedin iptali ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, senet tutarlarının %20'sinden az olmamak kaydıyla takdir edilecek tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonunda, toplanan delillere göre, 08.06.2013 tarihli ek protokolde "25.05.2013 tarihinden 08.06.2013 tarihine kadar geçen sürede ... hissesine düşen emtiadan satılan bedel 37.067,72 TL olup iş bu bedel ... tarafından ...'e çek ile ödenecektir" şeklinde düzenlemenin bulunduğu, bu düzenlemenin protokolün içerisinde olmasına rağmen paylaşılan mallarla ilgisinin bulunmadığı, davacının davalıya 37.067,72 TL borcunun olduğu, bu borca karşılık davacının davalıya çek ile ödeme yaptığını kanıtlayamadığı, 37.000,00 TL bedelli senetten davalıya borçlu olduğu, davaya dayanak her iki bonoda davalı şirketin imzasının bulunmadığı, davalı şirkete pasif husumet düşmeyeceği, davalı vekilinin 44.000,00 TL bedelli bonoyu kabul ettikleri, kabulün davayı sonuçlandıran davalı tasarrufu olduğu gerekçeleriyle, davalı ...'ne husumet düşmeyeceğinden buna karşı açılan davanın reddine, feshi istenen 01.06.2013 tarihli protokol ile 08.06.2013 tarihli ek protokolün feshi konusunda uyuşmazlık bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, davanın kısmen kabulü ile 08.06.2013 tanzim ve 31.12.2013 vade tarihli 44.000,00 TL bedelli senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1)Davacı ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarının reddine, 2)Davalı ....'nin temyiz istemi yönünden, dava davacı şirket lehine husumet yokluğundan red kararı ile sonuçlandırıldığından red sebebinin farklı olması sebebiyle davalı şirket yararına Avukatlık Asgari Ücret tarifesi hükümlerine göre vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, bu konuda bir karar verilmemiş olması bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bent uyarınca davacı ve davalı ... vekillerinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bent uyarınca mahkeme kararının davalı şirket yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.