Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12805 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 866 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki menfi, tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili; müvekkili şirketin ve dava dışı ....'nin yetkili hamil olduğu bir kısım çeklerin ve senetlerin müvekkili uhdesindeyken çalındığını, bunun üzerine zayi ve iptal davası açılarak ödemeden men yasağı kararı alındığını, bilahare dava konusu beş çekin davalı tarafından bankaya ibraz edildiğini, ödemeden men yasağı kararı nedeniyle banka tarafından işlem yapılmadığı şerhinin çeklerin arkalarına yazıldığını, ancak davalının halen bu çeklerin asıllarını uhdesinde tuttuğunu belirterek, beş adet çek nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin ve icra dosyasına ödeme yapılmış ise ödenen paraların istirdatlarına ve %40'dan az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; çeklerde davacı tarafın keşideci veya ciranta olmadığını, ciro silsilesinde yer almayan davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacının çeklerin arkasında yer alan cirantalar ve davalı faktoring şirketi ile ticari ilişkisinin bulunmadığı gibi borcunun da olmadığı, davalı tarafından temlik alınan ve dava dışı .... tarafından .... adına tanzim edilen faturalar üzerinde teslim alan ve teslim eden bilgilerinin yer almadığı, fatura münderecatında yer alan malların fiilen satışının yapılıp yapılmadığının bilinmediği, faktoring şirketinin devir aldığı alacağı kambiyo senedinden kaynaklanıyor olsa bile alacağı doğuran temel ilişkiye ait fatura ve benzeri bilgiler ile bunu tevsik etmesi gerektiği gibi sözleşme ile beraber alacağın esasına ilişkin fatura ve benzeri belgelerin de bulunması gerektiği halde sunulmadığı, taraflar arasında konusu başka olan ancak aynı ilişkiden kaynaklanan .... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/451 E., 2013/7 K. sayılı ilam suretinin de dikkate alındığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu beş adet çekten dolayı davacının ayrı ayrı davalı tarafa borçlu olmadığının tespiti ile çeklerin istirdatıyla davacıya teslimine, yine bu çeklerden ... şubesine ait, ... çek nolu, 1.800-TL bedelli çekin tahsil edilmiş olması nedeniyle 1.800-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.Davacı .... vekili, çeklerden dolayı davacının borçlu olmadığını belirterek menfi tespit ve istirdat talebinde bulunmuştur. Davalı savunmasında bu çeklerde davacının isminin yazılı olmadığını, taraf sıfatının bulunmadığını savunmuş, mahkeme kararında davanın kabulüne ve istirdata karar vermiştir.Davalı şirket tarafından mahkemeye sunulan çek örneklerinde davacının isminin yazılı olmadığı görülmüştür. Çeklerde ismi yazılı olmayan davacının sözkonusu çeklerden dolayı sorumluluğu olmayacağından ve aktif dava ehliyeti de bulunmayacağından, mahkemece davalı elinde bulunduğu anlaşılan dava konusu çeklerin asılları istenerek davacının taraf sıfatının bulunup bulunmadığı da incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yönde bir araştırma yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.