MAHKEMESİ : İstanbul 42. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 20/03/2013NUMARASI : 2012/184-2013/76Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında davalının maliki olduğu taşınmaz üzerinde 05.08.2006 tarihinde beş yıl süreli bayilik sözleşmesi imzalandığını, ayrıca aynı taşınmaz üzerinde müvekkili lehine 17.04.2006 tarihinde onbeş yıl süreli intifa hakkı tesis edildiğini, bayilik sözleşmesinin 10. maddesi uyarınca davalıya bayi olarak faaliyette bulunması ve akaryakıt satışı yapabilmesi için gerekli tüm alet ve malzemelerin ariyeten verildiğini, ayrıca 1240 sayılı EPDK kararı uyarınca istasyon otomasyon sisteminin de kurulduğunu, Rekabet Kurulunun 05.03.2009 tarihli kararları uyarınca bu tür sözleşmelerin beş yılı aşan sürelerinin 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesi uyarınca işlem göreceğinin tespit edildiğini, davalının 15.04.2011 tarihli ihtarname ile bayilik sözleşmesini feshettiğini, bayilik ilişkisiyle bağlantılı olarak akdedilen tüm anlaşmalar ve protokolün sona erdiğini, bu itibarla müvekkilince davalıya ariyeten tahsis edilen menkul malların ve yapılan sabit yatırımların bedelinin iadesi gerektiğini belirterek sabit yatırım tutarları 20.752,17 TL, otomasyon sistemi bakım bedeli 354 TL ve otomasyon sisteminin demontaj bedeli 708 TL toplamı 21.814,17 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, davalıya ait taşınmaz üzerinde 17.04.2006 tarihinde onbeş yıl süre ile davacı lehine intifa hakkı tesis edildiği, dikey anlaşmanın başlangıç tarihinin 05.06.2006 tarihi olup 18.09.2005 tarihinden sonra akdedildiğinden Rekabet Kurulu'nun 2002/2 sayılı tebliği ile tanınan grup muafiyetinden 05.06.2011 tarihine kadar beş yıl süre ile yararlanılabileceği, gayrimenkul malikinin bu tarih itibariyle intifa hakkının terkinini isteyebileceği, davanın açıldığı 02.08.2012 tarihi itibariyle taşınmaz üzerindeki intifa hakkının halen kaldırılmadığı, intifa hakkı davacı lehine bir kazanım teşkil edip bu durum ortadan kalkmamış olduğundan davacı tarafından davalıya ariyet olarak tahsis edilen menkul malların, yapılan sabit yatırımların ve istasyon otomasyon sistemine bakım hizmeti ve otomasyon sisteminin demonte edilmesi hizmetine ilişkin harcamaların bedellerinin talep edilemeyeceği, davanın zamansız açıldığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine gerekmiştir. 2- Davacı yan işbu davasında sabit yatırım bedelleri ile otomasyon sistemi bakım bedeli ve otomasyon sistemin demontaj bedelini istemiştir. Davacı vekili, 26.12.2012 tarihli dilekçesiyle kalıcı yatırım bedellerinin nelere ilişkin olduğunu ayrıntılı olarak belirtmiştir. Bu durumda mahkemece mahallinde yapılacak keşifle davacı tarafça iddia edilen kalıcı yatırımların yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise akdin feshinden sonra da davalı yanın bu kalıcı yatırımları kullanarak ticaretine devam edip etmediği, bir başka deyişle anılan kalıcı yatırımların taşınmaza değer katıp katmadığının tespit edilerek değer kattığının ve davalının bu sabit yatırımları kullanarak ticaretine devam ettiğinin saptanması halinde bunun davacı yanca talep edilebileceği gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. 3- Davalı yan, yargılamada kendisini vekili aracılığıyla temsil ettirmediği halde bu yön gözardı edilerek davalı yararına yazılı olduğu vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde gösterilen nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.