Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12583 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4891 - Esas Yıl 2016





Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : İstanbul 16. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 09/12/2015NUMARASI : 2014/36-2015/937Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. .........ile davalı vek. Av...........in gelmiş oldukları görülmekle duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Dava, 5 yıl vadeli .......... tarihli bayilik sözleşmesinin süresinden önce haksız feshi nedeniyle uğranılan kâr kaybı ve cezai şart istemine ilişkin olup bozmaya uyularak, mahkemece davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.Davanın reddine ilişkin ilk karar "sözleşme karşılıklı irade beyanı içeren bir akit şeklidir. Yanlar arasındaki bayilik sözleşmesinden akdin ne zaman sona ereceği, akdin feshinin şekli ve koşulları belirlenmiştir. Sözleşmede öngörülen asgari alım tutarı yıllık asgari alım miktarını göstermekte olup, fazla miktarda malın alınması sözleşmenin feshine gerekçe teşkil etmez. Bir başka deyişle sözleşme sona ermeden asgari tutardaki malın alındığından bahisle akdin feshi, haklı fesih değildir. Mahkemece bu yönler gözetilmeden yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir." gerekçesi ile bozulmuştur.Mahkemece bozma kararına uyulduğu halde bozma gereği yerine getirilmemiştir. Oysa ki bozma kararına uyulmakla mahkemenin bozma kararı kapsamında araştırma ve inceleme yapıp karar vermesi gerekir.Bu durumda mahkemece bozma kararında açıklanan hususlar gözetilmek suretiyle konusunda uzman yeni bir bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp, tüm deliler birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.350.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 22/09/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.