Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12557 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7434 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Dava, bonoya dayalı olarak başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.Yerel Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 14.12.2012 tarihli karar davalı ... vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 02.05.2013 gün, 2013/4952 Esas-2013/7904 Karar sayılı kararı ile; “...Davalı ... vekili dosya kapsamına sunulan 26/11/2009 tarihli protokol aslının ibraz edilmesini, protokol altındaki imzanın müvekkiline ait olmayabileceğini, 27/12/2010 tarihli dilekçesinde belirtmiştir. Mahkemece bu beyanlar üzerinde durulup, belge aslı ibraz ettirilip, imza incelemesi yaptırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.” denilerek bozulmuştur.Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada benimsenen adli tıp raporu doğrultusunda, 26.11.2009 tarihli protokoldeki imzanın davalı ...'e ait olduğu, adı geçen protokol ve içeriği gereğince davalı ...'e husumet yöneltilebileceği, dosya içeriğinde yer alan protokol ve tutanak belgeleri gözetildiğinde davacının davalılara karşı bir sorumluluğunun kalmadığı gerekçesiyle icra takibinden dolayı davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Mahkemece Dairemizin bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Zira mahkemece alınan 22.04.2014 tarihli Grafoloji bilirkişi raporunda protokoldeki imzanın davalı ...'in eli ürünü olmadığı tespit edilmiş iken davacı vekilinin itirazı üzerine bu kez Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Fizik İhtisas Dairesinden alınan 23.09.2014 tarihli bilirkişi raporunda sözkonusu protokoldeki imzanın davalı ...'in eli ürünü olduğu belirtilmiştir. Buna göre mahkemece bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı ... yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.