Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12252 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20628 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan 30.000 TL + KDV bedelle kauçuk körük imalat makinasi satın aldığını, davalı şirkete 5 kalemde toplam 19.500 TL ödeme yapıldığını, dava konusu makinenin 06.05.2011 tarihinde fatura edilerek teslim edildiğini, makinenin hiçbir zaman doğru düzgün çalışmadığını, hammaddeyi sürekli olarak zayi ettiğini, arızanın bir türlü giderilememesi üzerine müvekkilinin sözleşmeyi feshettiğini noter kanalıyla davalıya ihtar ederek, satış bedeli olarak ödenen 19.500 TL ile ayıplı makinenin zarar verdiği hammadde bedelinin ödenmesini ve makinenin teslim alınmasını talep ettiğini, davalı şirketin herhangi bir ödeme yapmadığı ve makineyi teslim almadığı gibi müvekkili aleyhinde .... İcra Müdürlüğü'nün 2012/11937 esas numaralı dosyası ile takip başlattığını ve takibin kesinleştiğini belirterek, akdin feshedilmiş olması nedeniyle müvekkilinin davalıya borcunun bulunmadığının tespitini, mahkeme fesih konusundaki talebi haklı görmez ise, müvekkili tarafından yapılan 19.500 TL turarındaki ödemenin mahsubu ile, yapılan ödemeler ve haksız talep edilen faiz tutarı kadar borçlu olunmadığının tespiti ile davalı aleyhinde tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın ticari satımlar için öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresinin geçmesinden sonra açıldığını ve esasa girilmeden zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, aksi halde davacı tarafın TTK'da öngörülen sürede ayıp ihbarında bulunmadığını, davacının satış konusu makineyi müvekkiline teslim etmemesi nedeniyle fesih beyanının geçersiz olduğunu, dava konusu makinenin davacıya çalışır vaziyette ve ayıptan ari olarak teslim edildiğini, davacının yetkili olmayan kişiler eliyle makineye başkaca parçalar ilave ettirerek orjinalliğini bozduğunu,davacının iade faturasını süresi içinde düzenlemediğini, davacının müvekkiline yaptığı ödeme tutarının 13.400 TL olduğunu, davacının belgeye dayanmayan hammadde bedeli talebinin haksız olduğunu savunarak, davanın reddi ile davacı aleyhinde tazminata hükmedilmesini istemiştir.Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller doğrultusunda, dava konusu makinenin ayıplı olduğu, davacının dava konusu makineyi kullanmasının mümkün olmadığı ve makinenin çalıştırılmasının tehlike arz ettiği hususlarının dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu ile sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının .... İcra Müdürlüğü'nün 2012/11937 esas numaralı dosyasından dolayı borçlu olmadığının tespitine, kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.Yanlar arasında 06/05/2011 tarihli malın satışına ilişkin sözleşme bulunduğu, satış bedelinin ise 30.000+KDV olduğu tarafların kabulündedir. Makinenin 06/05/2011 tarihinde teslim edildiği ve teslim alındığı sırada ayıplı olduğu, bu ayıbın görüldüğü davacının kabulündedir. TTK'nun 25/3. maddesi uyarınca malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belliyse alıcının 2 gün içerisinde satıcıya ihbarda bulunması ve ayıbı satıcıya bildirmesi gerekir. Davacı 25/07/2011 tarihinde noter aracılığıyla davalı satıcıya ihbarda bulunmuş ve sözleşmeyi feshettiğini bildirmiştir. Teslimden itibaren 2 gün içinde ayıp ihbarında bulunduğunu kanıtlayamadığından davacı satış bedelini ödemek zorundadır.Taraflar arasında icra takibinden önce ödenen miktar açısından uyuşmazlık bulunduğundan mahkemece davacının kalan borcunun saptanması için tarafların delilleri toplanıp her iki taraf ticari kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak varılacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 07.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.