MAHKEMESİ : İstanbul 6. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 14/11/2013NUMARASI : 2009/161-2013/453Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin alacaklı kısımları boş olan muhtelif vade tarihli her biri 35.000 USD bedelli dört adet teminat senedini imzalayıp dava dışı kişiye verdiğini, senetlerin alacaklı kısmına dava dışı İ. Ç..'in adı yazılıp davalıya ciro edildiğini, davalının da müvekkili aleyhine senetlere dayalı olarak icra takibi yaptığını ileri sürerek senetlerden dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespitine, % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının senetlerin teminat olarak verildiği ve anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasını yazılı delille kanıtlamak zorunda olduğunu müvekkilinin senedi iyi niyetle iktisap eden üçüncü kişi hamil olduğunu belirterek davanın reddine, % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davacının yemin metnini hazırladığı, davalının metnin mahkemece hazırlanması gerektiğini ileri sürerek yeminden kaçındığı, senetlerin bedelinin esnaf olan hamil davalının ticari iş kapasitesinin çok üzerinde olduğu dikkate alındığında davalının davacı ile dava dışı lehtar arasındaki ticari ilişkiyi ve senetlerin teminat amacıyla düzenlendiğini bilebilecek durumda olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davaya konu senetlerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, bonolara dayalı olarak yapılan icra takibinden dolayı menfi tespit talebine ilişkindir. Mahkemece, ispat yükünün davacıda olduğu, iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı belirtilerek davalıya yemin teklif etme hakkı bulunduğu hatırlatılmıştır. Davacı tarafından davalıya yemin teklif edileceği belirtilerek yemin metni mahkemeye ibraz edilmişse de mahkemece, yemin metni denetlenmeden ve düzenlenmeden davalıya gönderilmiş, ancak davalı vekili yemin metnine karşı çıkmıştır. Taraf yeminlerinde ancak tarafların bilgisi dahilinde olan hususlarda yemin teklif edilebilir. Mahkemece, davalı tarafından sunulan yemin metni denetlenerek davalının da itirazları dikkate alınıp davalının bilgisi dahilinde olabilecek hususlar dikkate alınıp yemin metninin düzenlenmesi gerekirken, davacı ile üçüncü kişi arasındaki ve davalının bilmesi mümkün olmayan konulara yemin metninde yer verilmesi usulsüz yemin teklifi niteliğinde olup, bu yönler gözetilmeden hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.