Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11014 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 1931 - Esas Yıl 2011





Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.Davacı vekili, davalılar ile taşınmazları üzerinde kurulu bulunan akaryakıt satış ve servis istasyonunun 15 yıl süre ile kiralanması hususunda anlaşma yapıldığını, kira bedelinin peşin olarak ödendiğini, taraflar arasında bayilik sözleşmesi imzalandığını ve müvekkilinin davalılara ait işyerine çeşitli yatırımlar yaptığını ancak Rekabet Kurulu'nun aldığı kararlar doğrultusunda, 18.09.2005 tarihinden önce yapılmış ve süresi 5 yılı aşan sözleşmelerin 18.09.2010 tarihine kadar muafiyetten yararlanabileceği, bu tarihten sonra muafiyet koşullarının ortadan kalkacağının düzenlendiğini, 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun'un 56. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 4. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle Rekabet Kurulu tarafından geçersiz sayılan anlaşmalar nedeni ile tarafların birbirine verdikleri şeyin BK'nın 63, 64. maddeleri uyarınca iadesi gerektiğini belirterek müvekkili tarafından peşin ödemenin, bedelsiz kalan kira parası ile müvekkilinin yaptığı yatırımlar ve bayiye ödenen primlerin denkleştirici adalet ilkesine göre alacağının davalılardan sorumlulukları nispetinde tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, taraflar arasında akdedilen 05.04.2005 tarihli bayilik sözleşmesinin feshedilmediğini, halen yürürlükte olduğunu, feshedilmeyen bir sözleşmeye dayalı davacının talepte bulunamayacağını bildirerek davanın reddini istemiştir.Mahkemece, taraflar arasındaki kira ve bayilik sözleşmesinin henüz ayakta iken, sözleşmelerin geçersiz hale geleceğinden bahisle sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olarak alacak davası açılamayacağı, dava tarihi itibariyle ve halen de taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkinin devam ettiği, henüz iddia edilen sebepsiz zenginleşme olgusunun işlemeye başlamadığı, dava ön koşulunun henüz oluşmadığı ve davanın zamansız açıldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin itirazlarının reddi gerekmiştir.2- Davalı vekilinin temyizi, lehlerine eksik vekalet ücreti takdir edilmesine ilişkindir.Mahkemece, taraflar arasındaki akdin feshedilmediği ve geçerli olduğu gerekçesiyle verilen red kararı esasa ilişkin nihai karar olup, buna göre davalı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin üçüncü kısmına göre hesaplanacak nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde maktu vekalet ücretine hükmolunması isabetsizdir.S o n u ç: Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) sayılı bentte açıklanan nedenle hükmün davalı yararına (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 19.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.