Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10858 - Karar Yıl 2006 / Esas No : 4302 - Esas Yıl 2006





Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı B……. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Dava, takibe konu 2.300.000.000.TL. bedelli çekten dolayı borçlu olmadığının tesbiti istemine ilişkindir. Davacı vekili, 14.9.1999 tarihli dilekçesi ile çek bedeli karşılığında 2.584.000.000.TL: ödediklerini belirterek davanın istirdat davası olarak devamını talep etmiştir. Davalı vekili cevabında davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre taraflar arasındaki ticari ilişkide davacı tarafın dava konusu 2.300.000.000 TL bedelli çek hakkında icra takibi olması nedeniyle borçlu olmamasına rağmen ödediği, her ne kadar davacı vekili tarafından çek bedelinin masraflar ile birlikte 2.584.000.000 TL olarak ödendiği 14.9.1999 tarihli dilekçe ile belirtilip, 13.12.2005 havale tarihli dilekçe ile ödenen meblağın ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte istirdadı ve %40 tazminata hükmedilmesini talep etmişse de dava dilekçesinde davacı vekili tarafından fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmadığı gibi dava bedelinin 2.584.000.000.TL.ye çıkarılmasına ilişkin olarak usulüne uygun harcı yatırılarak yapılmış ıslah talebi de bulunmadığı, bu nedenle davacının davasının 2.300 YTL üzerinden kabulü gerektiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı Bekir Asiler vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çeke dayalı icra takibinde talep edilen miktarda borçlu bulunmadığının tesbiti istemine ilişkin olup, yargılama sırasında takip konusu borcun fer'ileri ile birlikte ödemek zorunda kalındığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. İİK.'nun 72/6 maddesi uyarınca borçlu menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa davaya istirdat davası olarak devam edilir. Nitekim yerel mahkeme gerekçesinde de anılan yasa hükmüne değinilmiştir. Ne varki mahkemece, dava dilekçesinde fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmadığından bahisle çek miktarından fazlası için istirdat kararı verilemeyeceği gerekçesi ile sadece çek bedelinin istirdadına hükmedilmiştir. Oysa takibe konu edilen çek bedeli yanında ödeme tarihine kadar işlemiş faiz de gözetildiğinde yargılama sırasında ödenen toplam bedelin istirdadına karar verilmesi anılan yasa hükmü gereğidir. Mahkemece, istirdat yönünden yanılgılı gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Kabulü göre de yapılan masraflarla ilgili herhangi bir hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı Bekir yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 17.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.