Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10814 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8065 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : İstanbul 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/09/2013NUMARASI : 2011/328-2013/361Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Yerel mahkemenin yargılamayı sonuçlandırdığı kısa kararda “Talep gibi açılan bu davanın kabulüne” denildiği halde, gerekçeli kararda “davacı tarafından açılan davanın kabulüne, davacının İstanbul 13. İcra Müdürlüğü'nün 2010/22455 Esas sayılı icra takip dosyasıyla takibe konulan 6.000 TL asıl alacak, takip tarihi itibariyle işlemiş 252,49 TL işlemiş faiz, 300 TL tazminat ve 18 TL komisyon olmak üzere 6.570,49 TL tutarındaki borçtan davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacı çeki adi takibe kötü niyetli olarak koymadığı ve imzanın davacıya ait olup olmadığının bilebilecek durumda son ciranta olması nedeniyle, bilemeyecek durumda olduğundan istenen % 40 kötüniyet tazminatının reddine" denilmiştir. Böylece tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında tazminat yönünden çelişki yaratılmıştır. Bu hal, HMK'nın 298/2. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden, 10.4.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 K sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.