Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10531 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2136 - Esas Yıl 2016





ESAS NO : ...KARAR NO : ... T.C. YARGITAY ... Hukuk DairesiESAS NO :...KARAR NO :...Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ :...TARİHİ : 24/11/2015NUMARASI : 2015/180-2015/900DAVACI : ...DAVALI : .... Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R - Mahkemece davanın reddine dair verilen 15/04/2014 tarihli ilk hüküm, Dairemizin 11/12/2014 tarihli, ... E., .... K. sayılı kararı ile bozulmuştur. Bozma kararında '' Davalı .... 12.03.2010 tarihli sözleşmenin kefili olup, diğer sözleşmelerde imzası bulunmamaktadır. Ancak banka alacağının, kredi borçlusu ile düzenlenen 4 adet sözleşmeden hangisinden doğduğu alınan bilirkişi raporu içeriğinden anlaşılamamaktadır. Bu durumda mahkemece oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyeti ile banka kayıtları üzerinde yapılacak inceleme ile özellikle kredi alacağının hangi sözleşmeden doğduğunun saptanması şayet davalının imzasını taşıyan ya da daha eski tarihli sözleşmelerden doğduğu belirlenirse kefalet sorumluluğunun devam ettiği gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. ''denilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davalının kefalet limiti dahilinde kendi temerüdünün hukuki sonuçları ile sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Bozma ilamında mahkemece yapılması gereken işlemler açıkça belirtilmiştir. Dairemiz bozma kararına uyulduğu halde, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Mahkemece bozma ilamında belirtilen hususta yeni bir bilirkişi heyetine banka kayıtları üzerinde yerinde inceleme yaptırılarak, takip tarihi itibariyle davalının sorumlu olduğu borç tutarı belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 13/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.