Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10376 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4794 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:- K A R A R -Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı arasında kredi kartı sözleşmesi imzalandığını, kart borcunun ödenmediğini, alacağın tahsili için başlatılan takibe itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptalini,7.499,56 TL üzerinden takibin devamını ve icra inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, taraflar arasındaki kredi kartı üyelik ve kredi sözleşmesi gereğince davacının kredi kartı alacağının bulunduğu, yargılama aşamasında davalı-borçlunun icra dosyasına toplam 7.095,80 TL ödeme yaptığı, yapılan bu ödemelerin dava değerinden mahsup edilmesi gerektiği, davalının davacıya dava tarihi itibarı ile 404,76 TL borçlu bulunduğu, tazminat isteminin yasal koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 404,76 TL için yapılan itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava itirazın iptali davası olup takip ile sıkı sıkıya bağlıdır. Alacak miktarı, icra takip tarihi itibarıyla belirlendikten sonra, icra takibinden sonra dava tarihine kadar borçlu tarafından yapılan bir ödeme var ise bu asıl borçtan mahsup edilerek dava açılması gerekir. Ancak dava tarihinden sonra yapılan ödemeler icra müdürlüğünce infaz sırasında dikkate alınır. Mahkemece bu yön gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 09/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.