Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7679 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 28854 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozmaHÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Sanığın aşamalardaki, üzerine atılı suçu kabul etmediğine ve katılanların kendisine iftira attıklarına yönelik savunması ve sanık ile katılanlar arasında önceki tarihlerde, kişilerin huzur ve sükununu bozma iddiası ile ilgili olarak iki kez kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi hususları da göz önüne alındığında, gerekçeye dayanak olarak kabul edilen katılan ...’in annesi ve kardeşi olan tanıklar ... ve Eşref D.’nun beyanlarının aksine katılanların komşuları olduğu anlaşılan, tanıklar Turgay, Muzaffer, Tayfun ve Osman’ın sanığın katılanların evini gözetlediğini görmediklerini beyan etmeleri karşısında, söz konusu tanık beyanlarına niçin itibar edilmediği açıklanmaksızın yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, 2- Kabule göre de, Sanığın, eylemini birden fazla katılana karşı gerçekleştirmesi nedeniyle TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden yargılama yapılırken 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.