MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hakaret, kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1- Hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...'in TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, redde dair 24.09.2013 tarihli Yerel Mahkemenin ek kararının ONANMASINA, 2- Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan hükmün temyizinde: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; a) Sanığın, katılanlar ile aralarında yaşanan iş anlaşmazlığı nedeniyle alacaklı olduğu ve bu sebeple katılanların ortak kullandığı telefonu aradığı yönündeki savunması, katılanlarında sanıkla aralarında iş anlaşmazlığı olduğunu kabul eden anlatımları, 06.09.2011 günü sanığın katılanları 5 kez araması, bu aramalarda biri dışındaki diğer görüşmelerin 15, 25, 60 ve 125 saniye sürmesi karşısında, sanığın katılanlardan iddia ettiği alacağını tahsil etmek amacıyla cep telefonu ile yaptığı aramaların sayısı ve süresi de dikkate alındığında, sanığın katılanları sırf rahatsız etme özel kastıyla davranılmadığı ve bu nedenle yükletilen suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yerinde görülmeyen gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi, b) TCK'nın 123/1. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun şikayete bağlı olması ve taraflar arasında Cumhuriyet Savcısı veya onun talimatıyla kolluk görevlilerince CMK'nın 253/4. maddesindeki usule uygun olarak uzlaşma prosedürünün yürütülmemiş olması karşısında, CMK’nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanması ve sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, c) Sanığın 20/09/2013 tarihli temyiz dilekçesinde, katılanlar ile arasında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle tekrar tekrar cezaya çarptırıldığı yönündeki iddiası karşısında, temyiz dilekçesinde ilamat numaraları verilen dava dosyalarının incelenmek suretiyle sanık hakkında aynı eylemden dolayı mükerrer dava açılıp açılmadığının tespit edilmeyerek eksik inceleme ile karar verilmesi, d) Kabule göre de; TCK'nın 123/1. maddesi gereğince tayin edilen 3 ay hapis cezasında, aynı Kanunun 43/1. maddesi uyarınca yapılan 1/4 oranındaki arttırım neticesinde hapis cezasının 3 ay 22 gün yerine, 3 ay 15 gün şeklinde belirlenmesi ve belirlenen bu cezanın TCK'nın 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesi sonucunda, netice cezanın 2.240 TL yerine, 2.100 TL şeklinde tayin edilmek suretiyle eksik ceza belirlenmesi, Kanuna aykırı ve sanık ..., katılanlar ... ile ...'in temyiz nedenleri kabul edildiğinden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.