MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaretHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- TCK'nın 265. maddesinde "görevi yaptırmamak için direnme" başlığıyla "seçenekli hareketli" ve "amaçlı bir fiil" olarak düzenlenen ve görevin yapılmasını önleme maksadıyla kamu görevlisine karşı gelinmesi eylemleri cezalandırılan suç tipinde; hareketin icra vasıtalarının "cebir veya tehdit" şeklindeki icrai davranışlarla işlenebileceğinin öngörüldüğü ve belirtilen tipik hareketleri içermeyen pasif direnme fiillerinin bu suçu oluşturmayacağı göz önüne alındığında somut olayda, kavga olduğunun ihbar edilmesi üzerine müşteki polis memurlarının olay yeri gittikleri sıradan kavgaya karışan sanığın olay yerinden ayrılmış olduğu, müştekilerin polis merkezine döndüklerinde sanığın da polis merkezinin önüne geldiği ve müşteki polis memurlarına hakaret ettiği, karakola davet edilince de gitmek istemediği ve müştekilere “sizleri buradan sürdürürüm” diyerek tehdit ettiği, akabinde fiziki direnç gösterdiğinin belirtilmesi karşısında, sanığın katılanların görev yerini değiştirme konusunda herhangi bir yetki ve gücü bulunmayıp, “sürdürürüm” biçimindeki ifadenin tartışmanın bütünü ve söylendiği bağlam içinde değerlendirildiğinde tehdit niteliğinde olmadığı, 14.08.2011 tarihli tutanak içeriğinde kamu görevlilerine görevini yaptırmamak için gerçekleştirilen cebir veya tehdit eyleminden açıkça bahsedilmeyerek, fiili mukavemette bulunduklarının belirtilmesine karşın, sanığın somut olarak hangi eylemleri gerçekleştirdiğinin kabul edildiği ve bunların ne surette direnme suçunda aranan cebir veya tehdit unsurlarına vücut verdiği kanıtlara dayalı olarak tartışılıp gösterilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi, 2- Sanık adli sicil kaydında yer alan Mersin 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin16/06/2011 tarih, 2011/518 Esas, 2011/687 Karar sayılı ilamı ile uyuşturucu madde kullanma suçundan hükmolunan 10 ay hapis cezasının tekerrüre esas alınması karşısında, hükümden sonra 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 68. maddesi ile getirilen düzenleme sebebiyle, ilgili ilama ilişkin uyarlama yapılarak sonucuna göre tekerrür, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, erteleme, seçenek yaptırımlara çevirme hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekliliği, 3- TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Kanuna aykırı ve sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.