MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : TehditHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Tanıklar ..., .... ve ...'ın beyanları ve olay tutanağı içeriği dikkate alındığında sanığın adli işlem yapmak üzere karakola götürülmek istendiğinde jandarma personelini iteklemek, tehdit etmek, sandalye ve cep telefonu fırlatmak suretiyle TCK'nın 265/1, 4. maddesinde düzenlenen görevi yaptırmamak için direnme suçunu işlediği gözetilmeden vasıflandırmada hataya düşülerek sanığın TCK'nın 106/1. maddesinde düzenlenen basit tehdit suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi, Sanığın, görevi yaptırmamak için direnme eylemini, birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiil ile gerçekleştirmesi karşısında, TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına,yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.