Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4872 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5077 - Esas Yıl 2015





Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak; Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin, tahkir edici olup olmadığı, bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin, hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir. Yargılamaya konu somut olayda, ...nde görülmekte olan alacak davasında davacılar vekili olan sanığın, davanın reddine karar verilmesi üzerine vermiş olduğu temyiz dilekçesinde yer alan “...Yerel mahkeme dava dilekçesine hiç bakmadığı gibi davalının 04/12/2008 tarihli beyanını da okumadan, Tapu Dairesinden gönderilen 27/10/2008 tarihli 137 parselin tapu kaydını, kayıttaki şerh ve beyanları hiç okumadan, davacı vekili olarak en son verdiğimiz 12/12/2011 tarihli davanın esası hakkındaki beyanımıza da hiç itibar etmeden, avukata dava kaybettirmenin hazzı ile davanın reddine karar vermiştir... Bu kararın yanlışlığını ve yerel mahkemenin kiracı ve kiralayan terimlerinin hukuken anlamadığını ortaya koymakta iken davanın reddinin usule ve yasaya aykırı olduğunu açıkca ortaya koyduğundan; .... Yargılamanın uzun sürmesi bir tarafa hukuken güveni sarsacak şekilde bu kararın verilmesi davacı müvekkilleri perişan ettiğinden bu karar bozulmalı ve davalının tahliyesine...." şeklindeki sözlerinin, yargı otoritesini sarsma veya tarafsızlığını bertaraf etme ya da muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide etme maksadıyla söylenmeyip, TCK'nın 128. maddesinde düzenlenen iddia ve savunma dokunulmazlığı kapsamında kalması karşısında, hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, kanuni olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi,Kanuna aykırı ve sanık ...'in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.