MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇ : HakaretHÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığınaYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler,gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Olay günü sanığın, ''hem oğlumun hakkını mı yiyeceksin hem de yalan yanlış tanıklık edeceksin'' demesi üzerine sanığında katılana “ terbiyesizlik etme” şeklindeki sözlerin söyleniş şekli ve ortama göre, ağır eleştiri niteliğinde olması nedeniyle, hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, TCK 129/1 madde hükmü uygulanmak suretiyle ceza verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi,Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.