Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1956 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 31030 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇLAR : Göçmen kaçakçılığı, resmi belgede sahtecilik, suç işlemek amacıyla örgüt kurmaHÜKÜMLAR : Beraat, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanık ... hakkında, suç işlemek amacıyla örgüt kurma eyleminden dolayı hüküm kurulmamış ise de, dava zamanaşımı süresi içinde mahkemesince bu konuda karar verilebileceği kabul edilip, hükmolunan cezaların süreleri itibarıyla koşulları bulunmadığından sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin de CMUK’nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilerek, dosya görüşüldü. 1- Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı, yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesi gerektiği, sanık hakkındaki karara karşı yapılan itirazın da reddine karar verildiği, Anlaşıldığından, sanık ... müdafiinin temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA, 2-Sosyal Güvenlik Kurumu....İl Müdürlüğü ile sanıklar ..., ... ile ...'ın temyiz isteminde; Sanıklara yüklenen "resmi belgede sahtecilik" suçundan doğrudan zarar görmeyen Sosyal Güvenlik Kurumu'nun davaya katılma hakkı bulunmadığı, Sanıklar ..., ... ile ... müdafii tarafından temyiz dilekçesinin, CMUK'nın 310. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süresinde verilmediği, Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEKLERİNİN REDDİNE, 3-Sanık ... hakkında göçmen kaçakçılığı suçundan kurulan hükmün temyizine gelince; Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; a)TCK'nın 79. maddesinin birinci fıkrasında göçmen kaçakçılığı suçunu oluşturan seçimlik hareketler tanımlanmıştır. Bu tanıma göre, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak maddî menfaat elde etmek maksadıyla, yasal olmayan yollarla bir yabancıyı ülkeye sokmak veya ülkede kalmasına imkan sağlamak ya da Türk vatandaşı veya yabancının ülke dışına çıkmasına imkan sağlamak, suç olarak belirtilmiş, bu maddede tanımlanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin gerçekleştirilmesi halinde, suç faiilinin cezalandırılması gerektiği düzenlenmiştir. Bu açıklamalar doğrultusunda, mağdurun Türkiye'den Ermenistan ülkesine giderken kullandığı pasaportun sahte veya orijinal olduğuna dair çelişkili ifadelerde bulunması nedeniyle, bu hususta yeniden mağdur beyanı alınıp, mağdurun Türkiye'den Ermenistan'a giderken kullandığı pasaporta ait yurt dışı çıkış kayıtları da temin edilmesinden sonra sanığın, sahte pasaport ile çıkış yaptığının anlaşılması halinde göçmen kaçakçılığı suçunun oluşacağı aksi takdirde, sanığın eyleminin TCK'nın 204. maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı, bu suçtan açılan kamu davasında ise, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği dikkate alındığında göçmen kaçakçılığı suçunun yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle beraat kararı verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle mahkumiyet hükmü kurulması, b)Temel cezanın belirlendiği kanun adının yazılmaması, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.